Botanitopya Kayıt Arşivi
Podcast kanalları ve üyeliği hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayın.
Rosa Luxemburg'un botanik defterleri, mektupları ve arşiv görüntülerini buluşturan sergiyi ve Herbarium kitabını anlatıyor; tarihin güçlü bir siyasal figürünün karmaşık kişiliğini doğayla kurduğu ilişki üzerinden okuyoruz.
Rosa Luxemburg ve "Herbarium" kitabı
Batı’da bitki ressamlığının bilimde, sanatta, baskı tekniklerindeki değişimlere göre nasıl ilerlediğini ve bilimsellik kazandığını anlatmaya başlamıştık. İkinci bölümde bu konuya devam edip bizim topraklarda üretilmiş ilk “gerçekçi” bitki ve çiçek çizimlerine de bakıyoruz.
Bitki ressamlığının tarihi üzerine (II)
Program konuğumuz, Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Botaniği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Necmi Aksoy ile nisan ayında Düzce'de ilki düzenlenecek olan “Ulusal Botanik Bahçeleri, Arboretumlar, Herbaryumlar ve Botanik Müzeleri Çalıştayı” üzerine konuşuyoruz.
Ulusal Botanik Bahçeleri, Arboretumlar, Herbaryumlar ve Botanik Müzeleri Çalıştayı
Batı’da, botanik sanatının bilim dünyasındaki yeniliklere, sanat akımlarına ve baskı tekniklerindeki değişimlere göre nasıl geliştiğine bütünsel bir gözle, tarihsel bir perspektif içinde bakıyoruz.
Bitki ressamlığının tarihi üzerine (I)
Uydurma bir hikayeyle doğup dilden dile gezerek bir efsaneye dönüşmüş hatta bilimsel kitaplara bile girmiş bir hayvan-bitki melezi: Kuzu Bitkisi. Bilimsel adı Cibotium barometz. Tataristan Kuzusu ya da İskit Kuzusu (Agnus scythicus) da deniyor.
Kuzu bitkisi
Latince adı Passiflora; İngilizce’deki adı ise “passion flower”. Halk arasında “fırıldak çiçeği” ya da “saat çiçeği” de deniyor. Girift, göz alıcı çiçekleriyle bahçelere egzotik güzellik katan tırmanıcı bir bitki: Çarkıfelek.
Çarkıfelek çiçeği
Program konuğum İstanbul Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi Mehmet Sarıoğlu, Botticelli'nin İlkbahar tablosunda yer verdiği çiçeklerin sembolik anlamlarını mitolojik öyküleriyle beraber anlatıyor...
Botticelli'nin "İlkbahar" tablosundaki çiçeklerin sembolik anlamları
İki bin yıl önce bu topraklarda doğan Dioskorides’in muhteşem eseri De Materia Medica, botaniğin temel kitaplarından biri. Roma İmparatoru Neron'un ordusuyla gezdiği coğrafyalarda, o güne dek bilinmeyen yeni bitkiler keşfetmiş ve kayda geçirmiş.
Dioskorides’in "De Materia Medica"sı
Avrupa’da bugünkü uygarlığın oluşmasına katkıda bulunduğu gibi, bir ülkeyi perişan etti, insanlarının açlıktan ölmesine neden oldu. Bu iki uçta gidip gelen patatesin hikayesi, insanoğlunun toplumsal tarihiyle iç içe.
Patates
Rönesans'ta insan için tasarlanan o pastoral manzaralardan sonra, katı bir kuralcılıkla, insanın doğa üstünde tam bir egemenlik kurduğu 17. yüzyıl Fransız bahçelerinden konuşuyoruz.
17. yüzyıl Fransız bahçeleri