Dünya Mirası Adalar Kayıt Arşivi
Podcast kanalları ve üyeliği hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayın.
Tadını tuzunu kaçırdığımız, zenginliklerini koruyamadığımız Marmara Denizi biyoçeşitliliğini, zenginliğini, tarihsel süreçteki değişimini ve geleceğini konuğumuz, deniz biyoloğu, yazar, sualtı fotoğrafçısı, belgeselci, deniz ekoloğu Dr Mert Gökalp ile konuşuyoruz.

Marmara Denizi’nin sualtı yaşamı
Nereliyiz? Nereye aitiz? Aile nedir? Vatan nedir? Memleket nedir? Din nedir? Dil nedir? Öteki kimdir? Konuğumuz akademisyen, yazar, düşünür Herkül Millas ile “azınlık olmak” üzerine konuşuyoruz.

Herkül Millas ile "Aile Mezarı" ve azınlık olmak üzerine
Mezar taşına ''Ömrü bilgeliği aramakla seyahatlerde geçti'' diye yazılmasını vasiyet eden rahip, gazeteci, seyyah, mucit, John Louis Sabuncu'nun Diyarbakır'da başlayan Büyükada'da devam edip Amerika'da son bulan ilginç yaşam öyküsünü, Sabuncu'nun Büyükada'daki yaşamı ve ''Arılı ev'' gibi arkasında bıraktığı önemli izlerin peşine düşen araştırmacı, yazar, belgeselci Özcan Geçer ile konuşuyoruz.

"Ömrü bilgeliği aramakla seyahatlerde geçti": John Louis Sabuncu
Yahya Kemal’in 1916'da Büyükada’daki Viranbağ’da “Adalardan yaza ettik de vedâ; sızlıyor bağrımız üstündeki dağ; seni hatırlıyoruz Viranbağ!” dizeleriyle başlayan "Viranbağ" isimli şiirine ve filmlere ilham olan bu önemli ve tarihi yer, Adaların bağcılık kültürüne ait. Konuğumuz, Mustafa Nuri Devres Vakfı’dan tarihçi Murat Devres ile bu bağcılık kültürünü konuşuyoruz.

Adalar’da bağcılık ve şarap kültürü
Marmara Kervanı, Adalardaki yerel savunucularla Burgazada’sında buluştu. Kervan şimdilik son molasını verdi ama daha yapılacak çok iş var.
Bu programda Marmara Yaşasın ve Marmara’nın diğer yerel inisiyatifleri konuğumuz.

Marmara Yaşasın
Konuğumuz Tuğçe Kaplan ile Yassıada'nın dönüşümünü, 27 Mayıs 1960 Askerî Darbesi’nden adanın Demokrasi ve Özgürlükler Adası adıyla müzeleştirilmesine kadar geçen süreç içerisinde, farklı aktörlerin adaya ilişkin geliştirdikleri söylemler, stratejiler aracılığıyla irdeliyoruz.

Yer, Hafıza Ve Hafızalaştırma: Yassıada
Dünya Mirası Adalar'da konuklarımız ikisi de yazar ve çevirmen olan Ayşe Sarısayın ve Yiğit Bener.
Ayşe ve Yiğit’in başka ortak yönleri de var: İkisi de ünlü edebiyatçıların çocukları. Farklı meslekler seçtikleri halde 40’lı yaşlarında edebiyata yöneliyor, bu alanda ürünler veriyorlar. İkisinin de ilk kitapları 2001 yılında yayımlanıyor.
Yiğit Bener’in Prens Adaları’yla bağlantısı çocukluk ve gençlik yıllarına uzanıyor. Hemen her yıl yaz tatillerinde ailece Heybeliada’ya geliyor, babası Erhan Bener’in yakın dostu Nejat Gülen’in Heybeliada’daki evinde konuk oluyorlar.
Adalar’ın Ayşe Sarısayın’ın da geçmişinde önemli bir yeri var. İlkokul yıllarında kiralık bir evde art arda üç yaz geçiriyor Heybeliada’da.
Her ikisinin de belleğinde 60’lı, 70’li yılların ada atmosferinin, ormanların, denizin, börtü böceğin ve o dönemin komşuluk ilişkilerinin, dostlukların izleri var.

Ada'da yazmak, Ada'yı yazmak
Yaklaşık 30 senedir yaptığı çalışma ve araştırmalarla Marmara Denizi’nin kirliliğini, ölüyor olduğunu bize anlatmaya çalışan hidrobiyolog Levent Artüz konuğumuz oluyor ve yaşamsal bir sorun olarak Marmara Deniz’i ölümünü anlatıyor.

Levent Artüz ile Marmara Denizi'nin dünü, bugünü ve yarını
1984 yerel seçimlerine, dönemin neoliberal politikalarının Adalar’da inşaat dalgasının önünü açtığı döneme, tarihi bir yolculuğa çıkıyoruz. Böylece bugün, Adaların işgal edilen, doldurulan kıyılarına tarihsel bir perspektiften bakıp, neye dönüştüğünü anlamaya çalışacağız.

1984 seçimlerinden bugüne Adalar’ın dönüşümü
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanlarını yayına hazırlayan, Can Yayınları editörü, yazar Mustafa Çevikdoğan ile neredeyse 80 seneyi aşan bir süredir müze olmayı bekleyen Hüseyin Rahmi Gürpınar Evi’ni konuşuyoruz.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Evi