Her gün, her programın başında, bu sesi duyuyorum: “Kâinatın tüm seslerine, renklerine ve titreşimlerine Açık Radyo”
Dün 'Dünya Radyo Günü'ydü. Biz de bu güne eşlik etmek istiyoruz. 'Biz' dediğimizde, ne dersek diyelim, kelimelerin sınırları tam da burada ortaya çıkıyor. Ama şimdilik göçmen mi, mülteci mi, sığınmacı mı, misafir mi demeliyiz? Bilmiyorum, bu kelimelerle kendimi hala rahat hissetmiyorum.
Bugün size dünün önemini ve duygularını taşıyan, bir nevi günlük ya da hikaye anlatımı diyebileceğimiz bir metinden bahsetmek istiyorum.