ne açığı efendim bildiğin kaçık !
kaçık radyodur onun adı
bakın işte orda !
sevgili atı Rosinante nin üstünde
hepimiz için, yine korkmadan yürüyor değirmenlerin üstüne.
Eski zırhına bakıpta aldanmayın
hiçbir silah işlemez o zırha
çünkü
binlerce dinleyenin sevgisinden yapılmıştır
bakın !
yine haykırıyor hakikati değirmenlerin yüzsüz karaltılarına
ama bu değirmenler bildiklerinizden değil
bunlar ;dev cam kulelelerinde, yaşamı, umudu,sevgiyi öğütüp
üstünüze kar kusan,
doymak nedir bilmeyen canavarlardır.
yanlarından geçerken pek heybetli, yıkılmaz görünürler
ama dikkatli bakarsanız
donuk, soğuk, cam gözlerinde korkuyu görürsünüz.
insanın insana inanmasından
karşılıksız vermesinden
birbirine dayanıp
umudu yeşertmesinden ölesiye korkarlar.
bu korku yüzünden,
karanlık gölgelerini her zerresine düşürmek için hayatın
durmadan büyürler
büyümeye mahkumdurlar
büyüdükçe,
kendi gölgelerinin karanlığında
ıssızlaşırlar
biliyoruz bir gün
sonu olmayan karanlıklarında tükeneceklerdir
ve o gün gelene kadar
“kaçık şövalyem”
insanın, umudun, hakikatin sesini,
durmadan haykıracak yüzlerine
ve o gün gelecek.
O gün gelecek biliyoruz.
çünkü kaçık radyomuz hep açık
ve mavi kürenin her yerinden
aynı ufaka bakan insanların türkülerini, öykülerini taşıyor bize
yalnız değiliz.
bir gün, bu farklı dilli, farklı renkli, farklı yüzlü
ama bir “gönüllü” insanlar
bir güzel dünya var edecekler biliyoruz
inanıyoruz
görüyoruz ….
ah … ! kaçık radyom benim.
Kainattaki her sese açık
Her renge açık
Hatta hatta her titreşime açık
Kaçık olmasa bu kadar açık olabilir miydi ?
Peki ya
Vakti nakte akan
Ve Mülke tapan tiranların karanlık gölgesinde
Sevgiye, paylaşamaya aç insanları Arayıp bulması
O kayıp ruhlara
“Gel beraber sesi çıkmayanın sesi olalım” Diyebilmesi
16 yıl önce doğan bir naif ezgiyi Dev bir senfoniye dönüştürmesi
mümkün olur muydu ?
Ne çok güveniyor bize di mi ?
Hadi İtaraf edelim
çoğumuz kendimize
Şu “kaçığın” bize güvendiği kadar güvenmiyoruz
Dünü unutuyor bu günü erteliyor yarını düşünmüyoruz
O ise yılmadan çıplak kralları gösteriyor bize
Ve Diyor ki durma yaşa !
Çünkü “ yaşam bir mucize “
Ah ! esmer yürekli kaçığım benim
Ah mazlumun sesi
Ah kaybedenin tarihi
Ah ötekinin yanı
Ne kadar güzelsin !
İşte Bakın !
sevgili atı Rosinante nin üstünde
hepimiz için korkmadan yürüyor yine
malum değirmenlerin üstüne
eski zırhına bakıpta aldanmayın
hiçbir silah işlemez o zırha
çünkü sevgiden yapılmıştır
binlerce dinleyicisinin
karşılıksız
içten
saf sevgisinden
Umutluyuz
Çünkü kaçık radyomuz açık !
sesi kulağımızda
hep beraber
gelen güne umut demliyoruz
onunla beraber
devrimin dervişlerinden bahsetmeye
ötekinin adını haykırmaya
umudun ruhunu binlerce kulağa fısıldamaya
devam ediyoruz
ve barışa şarkılar söylüyoruz
çünkü barış bir şarkıdır.
ey dinleyen
hala dahil olmadıysan bu ezgiye
duy sesimi
kaçık şövalye deli değil !
değirmenler masum değil !
sende kalk ayağa !
oturacak zaman değil .
sevgimle