dinleyicileriniz olarak sizi kutlamanızda yalnız bırakamazdık
paylaştıklarınız için teşekkürler
gecenin ilerleyen saatlerinde titi robin konserinin sonuna doğru
ömer beyin üst kattan babylondaki çoşkulu kitleye bakışı için teşekkürler
gözlerinizdeki telaşsız heyecanın ışıltısı için
teşekkürler
ömer bey
teşekkürler açık radyo
( NOT: Aşağıdaki şiiri nereden alıntıladığımdan emin değilim ama tüm açık
radyo çalışanlarına armağan etmek istedik. )
TELAŞ
Yaşamak değil beni bu telaş öldürecek' dediği gibi şairin;
O telaşla, bırakın Paris yolunda ılık rüzgarlara taratmayı saçlarımızı
Sevdiğimizle doyasıya bir sohbet bile edemedik biz...
Gözümüz saatte söyleştik hep,
Koşuşur gibi seviştik, yarışır gibi çalıştık.
Hep yetişilecek bir yerler vardı.
Aranacak adamlar, yapılacak işler...
Bir sonraki günün telaşı, bir öncekinin terine bulaştı;
Başkalarının hayatı, bizimkini aştı.
Kör karanlıkta çalar saat sesi yerine,
Kuşluk vakti, kızarmış ekmek kokusu
Veya yavuklu busesiyle uyanma düşlerini
Ha babam erteledik.
20'li yaşlardayken 30'lara kurduk saatin alarmını,
30'larımızda 40'lara, belki sonra 50'lere...
Lakin öyle yanlış kurgulanmış ki hayat,
Kuşlukta uyanma fırsatını sunduğunda size,
Artık uyku girmez oluyor gözlerinize...
Doyasıya söyleşmek
Telaşsız sevişmek için bol zamana kavuştuğunuzda
Söyleşecek, sevişecek kimsecikler kalmıyor yanınızda...
Özenle yarına sakladığınız bir SARI LİRA gibi ömrünüz;
Vakti gelip sandıktan çıkardığınızda
Bir de bakıyorsunuz ki,
Tedavülden kalkmış......