28 Şubat 2011Hürriyet Gazetesi
Cemrenin kelime karşılığı kor halindeki ateş. Tıptaki anlamı ise, halk arasında karakabarcık, kabarcık, kabarcuk, ateşgöynüğü ya da yanıkara adlarıyla bilinen iltihaplı çıban. Diğer bir anlamı ise, Müslümanların hac sırasında Mina Vadisi'nde attığı taşlardan meydana gelen yığın. Divan şairlerinin, cemre zamanlarında baharın gelmesi dolayısıyla, önemli kişilere yazdıkları övgü şiirleri de Cemreviye olarak bilinmekte. Meteorolojik bir olay olarak bilinen cemre ise takvimlerde ilkbahardan önce birer hafta aralıkla havaya, suya ve toprağa düştüğü inanılan ısıtıcı güç veya sıcaklık yükselmesi olarak tanımlanır.Halkımızın arasında ise baharın müjdecisi olarak bilinen sıcaklığın artması olayına cemre deniyor. Cemre üç tane: Birinci Cemre havaya (19-20 Şubat), İkinci Cemre suya (26-27 Şubat) ve Üçüncü Cemre de (5-6 Mart) toprağa düşer. İnanışa göre her cemrenin düşüşüyle hava sıcaklığı artar, cemrelerin arasında ise sıcaklık ise küçük bir düşüş görülür.
ASLINDA SÜREÇ TERSİNE İŞLİYOR
Ben de merak edip İstanbul'da ölçülen 60 yıllık sıcaklık verilerini inceletip cemreyi aradım. Evet cemreler, kıştan bahara geçilirken ortalama sıcaklık eğrilerinin yükselmeye başladığı dönemin başlangıcını belirliyor. Cemre tarihleri, gerçekten de mevsim normallerinin üzerinde az ya da çok bir sıcaklık artışıyla çakışıyor. Cemreler arasındaki günlerdeyse, sıcaklıklarda az da olsa bir düşüş oluyor. Her üç cemre dikkate alındığında, bir iki günlük farklarla bu tarihlerde yüzde 42 olasılıkla, iki cemre dikkate alındığındaysa yüzde 74 olasılıkla belirgin bir ısınma gerçekleşmekte.Öncelikle sanıldığı gibi güneş ışınları atmosferimizi doğrudan ısıtmaz. Yeryüzeyi, güneş ışınlarını yuturak önce kendi ısınır, sonra atmosferi ısıtır. Dolayısıyla, atmosferin alt tabakaları aşağıdan yukarıya doğru ısınır. Sonuç olarak cemrede inanıldığı şekilde hava yukarıdan aşağı değil; aşağıdan yukarı doğru ısınır. Cemreli sohbetlerinizde bunu unutmayın lütfen.
İNTERNETİMİ HIZLANDIRMAK İSTEDİM BAKIN BAŞIMA NELER GELDİ
Bugünlerde evinize telefon edip hem indirimli, hem de hızlı internet hizmeti önerenlere dikkat edin lütfen. Bu iş bana iki haftalık sinir harbi, bir haftalık internetsizlik ve gereksiz masrafa mal oldu. Telefondaki pazarlamacının “istediğiniz saatte sözleşmeniz ve modeminiz elinizde” garantisine aldanıp daha hesaplı ve ucuz bir internetin olsun istedim. Sözleşmeyi söyledikleri saatlerde bir türlü getirmediler. Evde olmadığın bir gün çocuklara imzalattılar sözleşmeyi. İki gün sonra gelecekti modem. Beş gün sonra “evde misiniz modemi getirelim” diye telefon ettiler. Evde sözleşme ve modem gelecek diye nöbet tuttuğumuz günler birbirini izledi. Bu ne biçim işletme, yarın bir problem çıksa böyle mi teknik destek verecekler, diye düşünüp abonelikten hemen vaz geçtim. Yani ”al internetini, modemini başına çal” durumuna geldim. “Hat sahibi benim ve sözleşmeyi imzalamadım, modeminizi almadım” deyip müşteri hizmetlerini aradım. Her arayışta 10 dadika cıngıl dinledim, azmettim ulaşıp aboneliğimi iptal ettirdim. Oysa, onlar işlemlere devam edip benim mevcut ADSL aboneliğimi de kesti! İşin yoksa tekrar telefon başına otur... İlgiliye ulaşsan da nafile. Ben “portumu boşaltın lütfen” diyorum, onlar “bizde borcunuz görünmüyor” cevabını veriyor. Aman dikkat, siz de mağdur olmayın.