5 Mart 2008Radikal Gazetesi
Danıştay 8. Dairesi'nin din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinin mevcut içeriğiyle zorunlu tutulamayacağı kararına hukukçulardan destek geldi. Hukukçular karara göre müfredatın değiştirilmesi gerektiğini söylüyor. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e göreyse karar eski müfredat için alındı. Çocukları ilköğretimde okuyan Ali Kenanoğlu ve Hatice Köse "Alevi inancına mensup bir aileyiz. Çocuğum zorunlu din dersi eğitiminden muaf tutulsun" diyerek İstanbul İl Mİlli Eğitim Müdürlüğü'ne başvuruda bulunmuştu. Kenanoğlu'nun açtığı davanın 5. İdare Mahkemesi'nce kabulü üzerine İstanbul Valiliği, 'Alevilik bir nüanstan ibarettir' görüşüyle Danıştay'a gitmişti. Hatice Köse'yse yedinci sınıf öğrencisi çocuğunun din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muaf olmasını istemiş, ancak davası reddedilince o da Danıştay'a başvurmuştu. Danıştay 8. Dairesi önceki gün Alevi veliler lehine karar verdi ve 'dersin bu içeriğiyle zorunlu tutulmasını' hukuka uygun bulmadı.
'Danıştay'ın karar yetkisi yok' Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Danıştay'ın din dersi ve ahlak bilgisi dersi hakkında verdiği kararın geçerli olmayacağını söyledi. Kanal 24 televizyonuna çıkan Çelik şöyle konuştu: "Danıştay eski müfredata göre karar almıştır, Dolayısıyla şu anda müfredat ve içerik değiştiğine göre bu kararın uygulanma şansı yok. Bu herhangi bir şeyi değiştirmeyecektir. Anayasa'nın 24. maddesine rağmen hukukçularımız bu ders okutulamaz şeklinde bir karar alamaz. Danıştayın karar vermeye yetkisi yoktur ve idari denetim gücüne sahiptir." Çelik, yeni müfredata Alevilik'le ilgili bilgilerin eklendiğini belirterek, bundan sonra bu konuyla ilgili sorun yaşanmayacağını iddia etti. Karara itiraz edecek İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü yeni savunmasında, müfredatın 2007-2008 yılında değiştirildiğine değinecek. İdare Mahkemesi kararında direnirse dosya Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na gidecek. Sonuçta yine 'Din dersinin mevcut haliyle zorunlu olamayacağı'na ilişkin karar çıkarsa ya müfredat değiştirilecek ya da din dersi zorunlu olmaktan çıkacak. Hukukçuların konu hakkındaki görüşleri şöyle: Maltepe Üniversitesi Anayasa Hukuku Prof. Dr. Ali Ülkü Azrak: Bu, Anayasa'da öngörülen din kültürü dersinin adıyla içeriğinin örtüşmemesinden kaynaklanıyor. Danıştay uygulamanın Anayasa'ya uygun olmadığına karar verdi. Danıştay'ın önüne o müfredatı belirleyen kitaplar gidiyor. Danıştay bakmış ki o kitaplar din kültürü değil, sadece İslamiyet'in Sünni mezhebiyle ilgili bilgisini aktarıyor. Şimdi bu karar emsal olacak. İktidarın gösterdiği tepkinin sebebi de bu. 500 kişi dava açsa ve iptal kararları gelse müfredatı değiştirmek zorunda kalacak. İstanbul Üniversitesi İdare Hukuku Prof. Dr. İl Han Özay: Danıştay incelerken, o dersin içinde ne öğretildiğine bakıyor doğal olarak. Bakınca 'Bu din kültürü ve ahlak bilgisi dersi değil' diyor. 'Burada İslam dini öğretiliyor' diyerek iptal ediyor. Anayasa'da din kültürü ve ahlak bilgisi zorunludur diyor. Ancak onun bir müfredatı olması lazım. Zorunlu din dersinin olması laik düzene aykırı. Danıştay'ın kararı tamamen hukuka uygun. Türkiye eğer hukuk devletiyse yönetmelik değişikliği yapacak din derslerinin seçmeli olduğunu belirtecek. Anayasa'daki 'din kültürü ve ahlak bilgisi dersi zorunludur' maddesini ortadan kaldırmak gerekecek. Ya da müfredat karara uygun hale getirilecek. Galatasaray Üniversitesi Anayasa Hukuku Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu: Din kültürü ve ahlak bilgisi dediğiniz zaman, bütün dinler hakkında genel bilgi veren bir ders bu. Ancak uygulamada daha çok İslam dininin esaslarının anlatıldığı, hatta uygulamasının yapıldığı bir ders olarak görülüyor. Bu uygulama yanlış. Danıştay da açık biçimde söyledi. Müfredatın sadece İslam'ın belli mezhebine yönelik değil tüm dinleri içermesi lazım.
Aileler: Yeni davalar yolda Kararın ardından dava sahipleri Ali Kenanoğlu ve Hatice Köse ortak bir basın açıklamsı yaptı. Hatice Köse: Zorunlu din dersinin müfredata ve laiklik ilkesine uygun olmadığına ilişkin Danıştay kararı geç olsa da alınmıştır. Ben dava için başvurduğumda çocuğum yedinci sınıftaydı. Şu anda lise 2'de okuyor ve hâlâ din dersine giriyor. Bu karar sadece benim çocuğum için değil, diğer Alevi aileleri için de örnek teşkil eder. Ali Kenaoğlu 12 Eylül 2005'de dava açtım. Kararla çocuklarımız din dersi işkencesinden kurtuldu. Karar çıktıktan sonra birçok aile bu karadan yararlanmak istediklerini söyledi. Yasal düzenleme yapılmadığı takdirde biz diğer ailerle birlikte bir kampanya yürüteceğiz ve dava açacağız. Hükümet sadece türbanı gündemine alarak 'Biz özgürlükçüyüz' diyor.
Bakan Aydın:?Gereken yapılırYazıcıoğlu, "Ders isteğe bağlı olabilir" dedi.Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Danıştay'ın zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersiyle ilgili olarak aldığı karara şu sözlerle destek verdi: "Danıştay kararı doğru. İtiraz içeriğine yönelik bir kararsa gereken düzenleme yapılır. Asıl bağlamda içeriğine yönelik bir değerlendirme yapılmışsa yeniden ele alınabilir. Mahkemenin kararına saygı duymak gerekir." Dersin 'isteğe bağlı' olabileceğini söyleyen Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, Danıştay'ın kararının din derslerinin içeriğiyle ilgili olduğunu söyledi. Yazıcıoğlu şöyle konuştu: "Daha önce AİHM'den çıkan karara benziyor. Gereken yapılır, bakılır. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ile isteğe bağlı bir din dersi olabilir. 82 Anayasası'nın da öngördüğü buydu zaten. Bir taraftan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini zorunlu yapıyordu, öbür taraftan da isteyenlere bir din eğitimi hakkı veriyor. Ama bu hiç işletilmeyen bir yöndü. Tekrar üzerinde çalışılır."