23 Nisan 2006Ergun Babahan
Bugün 23 Nisan. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Egemenliğin kayıtsız, şartsız ulusa ait olduğunu vurgulayan bir günü, ulusun egemenliğinin gölgelendiği bir ortamda kutluyoruz.Ulus egemenliği yine emirkomuta zincirine bağlanıyor çünkü.Şemdinli Savcısı kararı, Susurluk'ta olduğu gibi, bir takım karanlık ilişkilerin üstünün örtülmesi, egemen olduğu söylenen ulusun, ülkesinde olup bitenleri öğrenmesinin engellenmesi anlamına geliyor.Akşam Gazetesi'nde Şakir Süter'in kaleme aldığı iddialar doğruysa, karar Genelkurmay'ın doğrudan talebiyle alınıyor.Avrupa standartları diyerek çıktığımız yolda yine kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasını, sivil yönetime militarist baskı iddialarını tartışıyoruz.Önceki gece İskele Sancak programında Mustafa Karaalioğlu'nun konuğu olarak "TerörleMücadeleYasası"ndaki değişiklik önerilerini tartıştık.Bu tartışmada en ilginç olan tasarının hukuku çerçevesini hazırlayan Doç. Dr. İzzet Özgenç'in de tasarıdan rahatsızlıklarını dile getirmesi, biraz sıkıştırılınca "İradeböyleistiyor.Biriradeninkoyduğutavırvaronakarşıçıkamıyoruz" demesiydi.Evet, bu yasanın hazırlanmasında Meclis'i etkileyen bir irade var. Yine Süter'in iddiasına bakarsak, bu halkın oylarıyla seçilmiş vekillerin iradesi değil. Bu, Özkök'ün şifahi olarak Erdoğan'a ilettiği bir kurumun iradesi.Unutulmasın, demokratik sistem içinde verilecek tavizin sonu yoktur. Taviz vererek durumlarını koruyacaklarını, Çankaya'ya çıkacaklarını sananların dönüp 28 Şubat kararlarını "paşapaşa" imzalayan Erbakan'ın akibetine bir daha bakmaları gerekir.Siyasi iktidar yürek ve direnç ister.İlk gerilimde, ilk yüksek tansiyonda, temsil ettiği demokratik değerleri bir kenara atan, kendine vazgeçilmez hedef koyduğu Avrupa Birliği standartlarını bir kalemde silmekten çekinmeyenlerle daha çağdaş, daha demokratik bir Türkiye'ye ulaşmak hayaldir.İktidar, bu güven vermeyen, sivil, demokratik cumhuriyete sahip çıkmayan tutumuyla toplumun liberal, demokrat kesimlerinin güvenini ve desteğini yitirmiştir.Demokratik reformlarıyla övünen bu iktidar, ilk başı sıkıştığında "Buözgürlüklerbizelüks,hukukreformlarıyüzündenterörazdı" savunmasını yapanların yanında yer almıştır.İktidar, son dönemdeki söylem, tavır ve eylemleriyle hukuk devleti alanında elde edilen kazanımlardan çok kolay vazgeçmeye hazır olduğu mesajı vermiştir.Güneydoğu'daki soruna önce "KürtSorunu" adını koymuş, ardından bölge halkının tamamını terörist konumuna sokacak bir Terörle Mücadele Paketi'ne sahip çıkarak, Kürt Sorunu ile Terör Sorunu'nun iç içe geçmesine yol açacak bir gelişmeye imza atmıştır.Özgürlükler Türkiye'ye bol gelmemiştir ama iktidar sorumluluğu bu hükümete açıkça bir numara büyük gelmiştir.Ulusal Egemenlik Bayramı'nız yeniden kutlu olsun.