Terörle Mücadele, Afganistan'a Asker Gönderme...

-
Aa
+
a
a
a

Milliyet gazetesi, 2 Kasım 2001

Hükümet sonunda noktayı koydu: Türkiye, Amerika'nın isteği üzerine Afganistan'a asker gönderiyor. 90 kişilik bir özel harekat grubu yakında yola çıkacak.Ecevit hükümetinin bu kararının dayanakları şöyle:(1) NATO yükümlülükleri...(2) Güvenlik Konseyi kararları...(3) Türkiye'nin terörizmle mücadele siyasetinin devam ettirilmesi...(4) Amerika'nın terörizme karşı mücadelesinde başarının tüm insanlığın yararına olması...(5) Ve 'sürekli özgürlük harekatı'nın İslam'a karşı bir eylem oluşturmadığı...Koalisyon hükümeti, Afganistan'a asker gönderme kararını böyle bir çerçeveye oturtmuş durumda.Karar, yerinde bir karar.Askerin de olumlu görüş bildirmesiyle birlikte hükümetin atmış olduğu adım birçok açıdan Türkiye'nin çıkarlarına uygun düşüyor.Daha önce de yazmıştım:Madem ki terörden çok çekti Türkiye. Madem ki dinci ve bölücü akımların terörüyle yıllar yılı uğraşmak zorunda kaldı, istikrarsız kılınmak istendi. Madem ki 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın!' zihniyetinden çok yara aldı. Madem ki terör ve şiddeti besleyen bir coğrafyanın acısını fena halde çekti.O zaman bu ülkenin 'sürekli özgürlük harekatı'nın dışında kalması düşünülemezdi.Çünkü hu harekat, en başta her türlü çağdaş değeri, demokrasiyi, özgürlükleri, insan haklarını ayaklar altına almak isteyen Talibancılığa karşıdır.Talibancı güçlerin en büyük şeytan olarak gördükleri ülkelerin başında yer alıyor Türkiye. Çünkü, bu ülke Atatürk'le birlikte tercihini Batı'dan yapmıştır. İslam ülkeleri içinde laik demokratik cumhuriyeti benimsemiş tek ülkedir.Bu model niteliğinden dolayı da Talibancılığın, İslam köktendinciliğinin önünde öncelikle yıkılması gereken bir devlet düzenine sahiptir Türkiye.Sözü uzatmak yersiz.Türkiye'nin El Kaide ve Taliban terörüne karşı Amerika'nın yanında yer almasının temelinde yatan başka isabetli nedenler de sayılabilir.Ama bu arada Türkiye'nin özellikle bu dönemde Amerika'ya söylemesi gereken hususlar da var.Örneğin, Ankara tam bir kararlılık içinde Washington'a şimdi diyebilmelidir ki:"Terörizmden çok çekmiş bir ülke olarak seni ve 11 Eylül'ü en iyi ben anlarım. Bunun için senin yanında yer alıyorum. Ama sen de her türlü terörle mücadelede benim yanımda yer alacak mısın? Bunun için bazı Avrupalı müttefiklerimize gerekeni artık yapmaları için bastıracak mısın? PKK'lı olsun, DHKP - C'li olsun, Kaplancı olsun teröristleri yakalamalarını, Türkiye'ye iade etmelerini, bu terör örgütleriyle paravan derneklerini kapatıp banka hesaplarına el koymalarını Avrupalı müttefiklerden isteyecek misin?"Ankara sesini duyurmalıdır.Zamanıdır.Amerika'nın da hem bu konuda, hem AB ile ilişkilerinde Türkiye'ye destek vermesinin zamanıdır.