Açık Gazete’nin köşelerinden Nereye Doğru programında Cengiz Aktar, dünyadaki gelişmeleri aktardı ve yorumladı.
Cengiz Aktar’ın ilk gündemi 30 Ağustos’u da içine alan Zafer Haftası’ydı. Bu sembollerin önemini vurgulayan Aktar, dünya gündemi ile alakalı öngörülerini paylaştı.
Aktar’ın ilk gündemi Irak Kürdistan’ı ve Türkiye arasındaki gerilimdi. Suriye cephesinde; 5 Eylül itibariyle Putin’in Türkiye’ye tanıdığı sürenin sona ereceğini dile getiren Aktar, çatışmaların devam ettiğini ifade etti. Suriye’de bulunan Rus askerlerine Çeçen savaşçıların saldırdığını dile getiren Aktar, Kobani’nin bir kuşatma altında olduğunu ve bölgede çatışma beklendiğini belirtti.
Aktar’ın bu haftaki ikinci gündemi ise Libya’ydı. Libya’da bir ateşkes olduğunu, açıklanan bu ateşkesin oldukça olumlu karşılandığını belirten Aktar; ateşkese herhangi bir reaksiyon göstermeyen iki ülkenin Türkiye ve Rusya olduğunu dile getirdi. Ateşkesin doğuracağı sonucun merakla takip edildiğini söyleyen Aktar, bölgede zaten bir süredir çatışmanın görülmediğini ancak önemli olanın bu atmosferin korunması olduğunu dile getirdi. Misrata şehrinde bir üs kurulabileceği söylentisinin olduğunu ve Trablus’un yanında yer alan İtalya ve Türkiye’nin askeri desteğinin bu alana girişinin engellendiğini dile getiren Aktar, Libya’da ciddi bir belirsizlik olduğunu ve Sirte - Cufra saldırısının tehlikesinin geçmediğini belirtti.
Aktar’ın gündemine aldığı bir diğer başlık ise Ege ve Akdeniz’deki gergin atmosferdi. Söz konusu bölgede arama ve tatbikat yapmak amacıyla Türkiye’nin yayınladığı uyarı bildirisinin 23 Ağustos tarihinden 27-28 Ağustos tarihine kadar uzatılmasının ardından gerilimin yükseldiğini belirten Aktar, gelecek günlerde Girit açıklarında yapılacak bir çalışmanın Yunanistan nezdinde savaş sebebi olabilecek bir diplomatik soruna yol açma ihtimali olduğunu dile getirdi.
Tüm cephelerin birbiriyle bağlantılı olduğunu ifade eden Aktar, Libya konusunda Türkiye’nin karışısında olan koalisyonların diğer bölgelerde de aynı tutumu koruduğunu belirtti. Almanya’nın son dönemde ortaya attığı Yunanistan, Almanya ve Türkiye görüşmesi planlarının bir süre yürütüldüğünü ancak daha sonra Türkiye’nin çekilmesi ile görüşmelerin bitirildiğini dile getiren Aktar, bu sürecin sonunda ortak bölgeden çekilmiş olan Türkiye gemilerinin bölgeye geri döndüğünü ifade etti. Bunun ardından diplomatik görüşmelerinin hızlandığını belirten Aktar, uzlaşmaya varılamadığını ve Almanya’nın arabuluculuktan çekilerek Yunanistan ve Türkiye’yi baş başa bıraktığını dile getirdi. Şu anda daha yüksek bir risk dönemine girildiğini belirten Aktar, Erdoğan’ın ve Çavuşoğlu’nun Yunanistan’ı hedef alan sert açıklamalarından sonra gelecek günlerdeki durumun belirsiz olduğunu ifade etti.