Haydarpaşa ve Sirkeci’den kalkan trenler/projeler nereye gidecek?

-
Aa
+
a
a
a

Kültürel Miras ve Koruma: Kim İçin? Ne İçin?'de Asu Aksoy ve Burçin Altınsay, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Haydarpaşa ve Sirkeci Garlarının kültür ve sanat odaklı olarak yeniden işlevlendireceklerine dair planlarını ele alıyor ve bu yaklaşımda kültür ve sanatın nasıl görüldüğünü, kültür etkinliklerine, müzelere ne tür roller yüklendiğini sorguluyorlar.

""

Apaçık Radyo’da bu ilk yayınımızda Haydarpaşa ve Sirkeci Garları ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanı’nın 31 Ekim’de yaptığı açıklamalar üzerine Haydarpaşa Dayanışması’nın 7 Kasım’daki basın açıklamasını ele alıyoruz. Dinleyicilerimize hatırlatalım; Haydarpaşa Dayanışması üzerine 1 Nisan 2024’te, Dayanışma'nın 2024 Costas Carras Tehlike Altındaki Mirasın Korunması için Avrupa Yurttaşları Ödülleri'nde Gümüş Ödülü alması üzerine bir program yapmış ve konuklarımız Haydarpaşa Dayanışması’ndan Tugay Kartal ve Ayça Yüksel ile Haydarpaşa Dayanışması’nın 2005’den beri yürüttüğü yurttaş mücadelesini konuşmuştuk. Programda Haydarpaşa Dayanışması Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yapılan protokolden bahsetmişler ve Haydarpaşa ve Sirkeci Gar binaları ve demiryolu işlevi dışındaki alanlarının Kültür ve Turizm Bakanlığı'na protokolle devredilmesinin söz konusu olduğunu anlatmışlar ve Haydarpaşa Garı ve çevresinin özel proje alanı olarak ilan edilmiş olduğunu öğrenmiştik.



Birçok medya kanalı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un 31 Ekim’de yaptığı açıklamayı 'Haydarpaşa Garı'nın akıbeti belli oldu' diye haberleştirdi. Zira Haydarpaşa ve de Sirkeci Garları, 2004 yılında temelden değişen ulaşım politikaları ile o zamana kadar sürdürdükleri raylı ulaşım odağı olma işlevlerini kaybetmişlerdi. İstanbul’un Anadolu’ya ve şehrin Anadolu yakası banliyölerine kapı olmuş Haydarpaşa Garı ve Trakya ve Avrupa yakası banliyölerine kapı olmuş Sirkeci Garı, 2004 yılında alınan Marmaray projesi kararı ile bir çeşit boşluğa düşmüştü. Bu 'boşluğu' yeni işlevlerle doldurmak üzere proje fikirleri ortaya çıkmakta gecikmemişti; 'Haydarpaşa Manhattan olacak', 'Venedik olacak', 'otel olacak', 'Haydarpaşa Port olacak' türü o dönem ortaya atılan çeşitli fikirler, gar ve çevresini özelleştirmeyi, alanı tamamen dönüştürerek ticari yatırımlara açmayı hedefliyordu.



Haydarpaşa Dayanışması da 2005 yılında bu gelişmeler üzerine kurulmuştu ve İstanbul’un tarihi merkezinde yer alan bu çok değerli ulaşım hatları ve varlıklarının, her ikisi de tarihi miras yapıları olan bu İstanbul’un en önemli hafıza mekanlarının yeniden ulaşım işlevine kavuşturulması ve rant projelerine teslim edilmemesi için o günden beri uğraşmakta. Haydarpaşa Dayanışması ve bileşenlerinin çabası ile 2006 yılında Haydarpaşa Garı ve çevresi, Tarihi ve Kentsel Sit Alanı ilan edildi ve bu sayede bu alanda devasa gökdelenler inşa etmek gibi 'çılgın' rant projeleri rafa kaldırılabildi. Bu arada TCDD yönetiminin 2006 yılında dönemin koruma kurulunun Haydarpaşa Garı ve çevresi ile ilgili aldığı sit kararını kaldırtmak için davalar açmış olduğunu da belirtelim.



31 Ekimde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy müjde verir gibi Haydarpaşa Garı kesinlikle 'otel ya da AVM olmayacak' diyerek konuya girdi. Haydarpaşa ve Sirkeci Garlarının akıbetinde bir taraftan tren giriş ve çıkışlarının olduğu garlar olarak çalışmak varken, aynı zamanda buralar için kültür-sanat odaklı büyük projelerin düşünüldüğü anlaşıldı. Haydarpaşa Garı’nda kütüphane, millet bahçesi, 'Venedik Bienali’ndeki gibi sergi ve etkinliklere ev sahipliği yapacak alanların' yer alacağı, arkeolojik kazıların yanı başında Kalkhedon Arkeoloji Müzesi kurulacağı, onun yanına da Performans Sanatları Merkezi yapılacağı açıklandı. Sirkeci Garı'na dair de Kazlıçeşme-Sirkeci arası nostaljik tren çalışmasına devam edeceklerini, meydanın da düzenlenerek kültür ve sanat etkinliklerine açılacağı aktarıldı. Sirkeci Garı için bahsedilen bir proje de garın bir kısmına bir Göç Müzesi kurulması oldu. 



Haydarpaşa Dayanışması’nın Kültür ve Turizm Bakanı’nın bu açıklamaları ardından yaptığı basın duyurusunda bahsedilen tren ulaşımına ilişkin ayrılan alanların yetersizliği vurgulanıyor ve kültür endüstrisine açılarak Haydarpaşa Garı’nın ana ulaşım merkezi olarak kullanımının geri plana atılacağı üzerinde duruluyor. Basın açıklamasına TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi internet sitesinden erişmek mümkün. Haydarpaşa Dayanışması, bu iki önemli gar ve hatlarını raylı ulaşım odağı olarak nasıl daha iyi kullanabiliriz diye düşünmek varken, buraları nasıl başka türlü çalıştırabiliriz ki katma değer elde edebilelim diye bakıldığını vurguluyor.

Bu akşam programımızda biz de Kültür ve Turizm Bakanı’nın 31 Ekim’de açıkladığı Haydarpaşa ve Sirkeci Garları’nı kültür ve sanat odaklı olarak yeniden işlevlendireceklerine dair planlarını ele alıyor ve bu yaklaşımda kültür ve sanatın nasıl görüldüğünü, kültür etkinliklerine, müzelere ne tür roller yüklendiğini sorgulamaya çalışıyoruz.