İngiltere’deki Kutup Gözlem ve Modelleme Merkezi ile Leeds Üniversitesinin yürütmüş olduğu ve geçtiğimiz hafta yayınlanan çalışma, Batı Antarktika buz örtüsünün neredeyse dörtte birini “istikrarsız” olarak sınıflandırdı
596 kent arasından küresel iklim lideri olmaya hak kazanan 43 kent seçildi. En yüksek not alan kentlerden 24’ü Kuzey Amerika’da, dokuzu Avrupa’da, sekizi Asya ve Okyanusya’da bulunuyor. Cape Town, Afrika kıtasından bu sıralamaya giren tek kent olurken Latin Amerika’dan Buenos Aires de listeye girmeye hak kazandı. İklim İçin Kentler’de yer alan habere göre kentler çevre performansına göre A ve D- arasında not alıyorlar. Kyra Appleby da A notunu alan kentlerin, salımlarını azaltıp iklim değişikliği bağlantılı risklere karşı önlem almak için yüksek hedefli ve istekli bir şekilde eyleme geçtiklerini belirtiyor. “Kentler ölçemediklerini yönetemezler” diyen Appleby, iklim krizine karşı harekete geçmek isteyen kentlerin ilk adım olarak salım envanterlerini çıkarıp etki ve kırılganlık analizlerini yapabileceklerinin altını çiziyor. Halihazırda 14 kent, 2050’ye kadar iklim nötr veya karbon nötr olmak için çalışmalarını hızlandırmış durumda. Canberra, Paris, Minneapolis ve San Francisco da %100 yenilenebilir enerjiye geçmek için net hedeflerini belirlemiş. Şu ana kadar %100 yenilenebilir hedefini tam anlamıyla başaran tek kent İzlanda’dan Reykavik. Türkiye’den hiçbir kent yok listede.
İzmir’deki Çakalburnu Dalyanı’nda kuş popülasyonlarında azalma olduğu tespit edildi. Bölgeki işletmelerin ve yöreyi ziyaret edenlerin plastik başta olmak üzere her türlü atığın yarattığı çevre kirliliğinin kuşlardaki azalmada etkili olduğu belirtiliyor. Bölgede teknik arazi çalışmaları ve geziler düzenleyen Dokuz Eylül Üniversitesi Doğa ve Kuş Gözlem Topluluğu soruna dikkat çekmek ve çözüme katkı sağlamak üzere ürettikleri proje kapsamında dalyanın etrafındaki ve kıyı şeridindeki atıkları topladı. Topluluk başkanı Süleyman Berke Turgut , “Günün sonunda çok sayıda tek kullanımlık plastik, cam, teneke, kâğıt, izmarit ve kumaş atıklarıyla karşı karşıyaydık. Bu atıkların çevre kirliliğine yol açtığı açık” dedi. Bunların yanı sıra bir doğa katliamına sebep olan polietilenin insanlar, hayvanlar, bitkiler için zehirli etkisi olduğuna dikkat çeken Turgut, “Her yıl 4-5 trilyon plastik poşet üretiliyor ve her yıl en az 1 milyon deniz kuşu, 100.000 deniz memelisi ve deniz kaplumbağası, plastik kirliliği nedeniyle ölüyor. Yanı sıra bu alan, bazı kuş türleri için göç yolu üzerinde olduğundan buradaki atıklardan olumsuz etkileniyor” dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi İklim Değişikliği Uygulama ve Araştırma Merkezi açıldı. İklim değişikliğinin farklı alanlardaki mevcut ve gelecekteki olası etkilerine yönelik akademik çalışmalarda bulunacak merkezin faaliyet alanları içinde ulusal ve uluslararası alanda bilimsel araştırmalar ve incelemeler yapmak, projeler geliştirmek, bu alanlardaki kamu ve özel sektör projelerine, proje yönetimi ve danışmanlık hizmeti vermek, bu projeleri yapmak, üretilen çözümlerin yaygınlaştırılmasını sağlayacak internet üzerinden etkinlikler hazırlamak da bulunuyor. Yönetmeliğe göre merkezin müdürü İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü veya Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsünde Merkezin amaç ve faaliyet alanları ile ilgili konularda araştırmalar yapan kadrolu ve tam zamanlı öğretim üyeleri arasından Rektör tarafından üç yıl için görevlendirilecek. Umalım ülkemizin iklim krizi ile başetmesinde faydalı bilimsel çalışmalara vesile ve yuva olur.
İngiltere’deki Kutup Gözlem ve Modelleme Merkezi ile Leeds Üniversitesinin yürütmüş olduğu ve geçtiğimiz hafta yayınlanan çalışma, Batı Antarktika buz örtüsünün neredeyse dörtte birini “istikrarsız” olarak sınıflandırdı. Söz konusu aşamaya, buz örtüsünün son 25 yıldır maruz kaldığı yoğun erimeler sonucu geçildiği ifade ediliyor. Bazı bölgelerde ise erimenin 1990’lara kıyasla beş kat daha hızlı gerçekleştiği belirtiliyor. Araştırmayı yürüten ekibin lideri olan Andy Shephard tespitlerini, “Antarktika’nın bazı bölgelerinde buz örtüsü, daha önce görülmemiş oranda incelme göstermiş. Buzun 122 metre kadar inceldiği yerler tespit ettik” sözleriyle dile getirdi. Shephard’a göre insan kaynaklı iklim değişikliği sebebiyle artan deniz suyu sıcaklığı, buz örtüsü ile buzulların altını oyuyor ve erimeyi hızlandırıyor. Bilim insanı ayrıca bahsi geçen buzun, kıta etrafında yüzer halde bulunan ve mevsimlere bağlı olarak eriyip tekrar donan buz olmadığının altını çizmiş. Shephard, tatlı su buzu olarak adlandırılan kütlenin; kıtanın çoğunu kaplayan ve devasa buz örtüleri ile buzulların üzerinde bulunan buz olduğunu belirtti. CNN’e göre erime ya da kopma nedeniyle buz kütlesinde yaşanan kayıp o kadar hızlı gerçekleşiyor ki kar yağışı bile bu kaybı telafi edemiyor. Yaşanan bu hadise de buzun istikrarsız hale gelmesindeki en büyük etken olarak gösteriliyor. İklim krizi her geçen gün derinleşiyor… acilen tüketim yerine türetim ekonomisinin gelmesi gerekiyor. Siz de good4trust.org’a üye olarak tüketici yerine türetici olabilirsiniz, ekolojik ve sosyal açıdan adil bir dünya için.
İklim değişikliğine karşı ve doğa için harekete geçtiğimiz ve başta plastik ve fosil yakıt olmak üzere tüketimi durdurduğumuz, türetici olduğumuz bir gelecek diliyoruz.