“Altın madeninin üç katına çıkarılmasını istemiyoruz”

-
Aa
+
a
a
a

İliç Doğa ve Çevre Platformu’nun başlattığı imza kampanyası devam ediyor.

Gezegenin Geleceği: 20 Ekim 2023
 

Gezegenin Geleceği: 20 Ekim 2023

podcast servisi: iTunes / RSS

Türkiye’nin ikinci en büyük altın madeni sahası olan, Erzincan’ın İliç ilçesinde faaliyet gösteren Çöpler Altın Madeni’nin üç kat daha genişletilmek istenmesine karşı, İliç Doğa ve Çevre Platformu 2022’de change.org/ErzincanİliçÇöplerAltınMadeni adresinde bir kampanya başlatmıştı. Platform başlattığı kampanyada, Çöpler Altın Madeni’nin şimdiden Kazdağları’ndaki 350 bin ağacın katledildiği maden sahasının üç katı büyüklüğünde olduğunu ve İliç’te kanser vakalarında artış ve ölümlere yol açtığını belirtiyordu. Şirkete ikinci kez kapasite artırım izni veren 2021 tarihli Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna itiraz eden Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), olumlu kararın iptali yönünde dava açtı. Bilirkişilerden maden mühendisine ‘altın madenciliği taraftarı olduğu, altın madenleri ile ilgili röportajlarının bulunduğu’ yönünde, hidrolog bilirkişisine ‘hidrojeolog görevlendirilmesi gerekirken sehven hidrolog görevlendirildiği’ yönünde, meteoroloji mühendisi ile jeoloji mühendisine ‘öğretim üyesi vasfını taşımadıkları’ yönünde, halk sağlığı uzmanına ‘2007-2017 yılları arasında Erzurum İl Sağlık Müdürlüğü görevi yaptığı ve tarafsız olamayacağı’ yönünde, çevre mühendisine ‘şirketlere özel hizmet veren bir AR-GE şirketi sahibi olduğu, özel sektörde maden ve diğer şirketlerle iş yaptığı’ yönünde, sismolog bilirkişisine ‘sismoloji üzerine sadece iki yayınının olduğu, yayınlarının jeofizik üzerine olduğu, internet açıklamalarının petrol üzerine olduğu’ yönündeki itirazlar iletildi. 4 Ekim tarihinde karar açıklandı; Erzincan İdare Mahkemesi, bu bilirkişiler hakkındaki itirazların bir kısmının kabulüne, bir kısmının ise reddine karar verdi. Tesisin genişleyip genişlemeyeceğine dair süreç ise devam ediyor. İliç Doğa ve Çevre Platformu’nun başlattığı imza kampanyası change.org/ErzincanİliçÇöplerAltınMadeni adresinde.

Muğla Adalet Kervanı, eylem yürüyüşüne çıkıyor.

Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Muğla’daki termik santrallerin kapatılması için change.org/santrallerikapat adresinde başlattığı imza kampanyasını yürütmeye devam ediyor. Aydın İdare Mahkemesi’nin Muğla’daki Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılması için 1997’de verdiği karar, Danıştay tarafından onaylanmış ancak Danıştay kararı uygulanmamış ve santraller açık tutulmuştu. Bu nedenle de Türkiye, 2005’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından mahkum edilmişti. Dört ekoloji örgütü yargı kararının uygulanması ve termik santrallerin kapatılması talebiyle bugünden başlayarak, ‘Muğla Adalet Kervanı’ ile eylem yürüyüşüne çıkıyor. Organizasyonu MUÇEP, Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK), Ekoloji Birliği ve İklim Adaleti Koalisyonu’ndan oluşan bir ekip düzenliyor. 20 Ekim’de Datça’dan başlayacak kervan, Marmaris, Akyaka, Menteşe, Yatağan, Milas, Bodrum ve Ören’den geçerek 28 Ekim’de Akbelen Ormanı’nda yapılacak basın açıklaması ile son bulacak. MUÇEP’in başlattığı imza kampanyası ise change.org/santrallerikapat adresinde.

“Türkiye, açık denizlerdeki yaşamı korumak için hazırlanan anlaşmayı imzalasın ve onaylasın”

Şebnem Erener, change.org/AcikDenizAnlasmasi adresinde ‘Türkiye, Açık Denizlerdeki Yaşamı Korumak için Hazırlanan Anlaşmayı İmzalasın ve Onaylasın’ talebiyle bir kampanya başlattı. Kampanyacı, dünyadaki okyanusların yaklaşık üçte ikisinin, ulusal sınırların ötesinde, ‘açık denizler’ olarak bilinen bir bölgede yer aldığını ancak bu geniş ve büyük ölçüde keşfedilmemiş alanın yalnızca %1'inin korunduğunu belirtiyor. 20 Eylül’de Birleşmiş Milletler (BM) tarafından imzaya açılan ‘Açık Deniz Anlaşması’, bu açık denizlerin üye ülkeler tarafından ortak bir şekilde denetlenmesini öngörüyor. Türkiye’nin anlaşmayı onaylaması için imza kampanyası change.org/AcikDenizAnlasmasi adresinde.

“İklim krizi bilimsel gerçekleriyle kamu spotu olsun”

Nil Kayalar Sarrafoğlu, ‘İklim İnkarcılığını Durdurmak için İklim Krizi Bilimsel Gerçekleriyle Kamu Spotu Olsun’ talebiyle, change.org/KamuSpotundaİklimKriziOlsun adresinde bir kampanya başlattı. Kampanyacı, iklim krizinin varlığı, nedenleri ve yıkıcı sonuçları üzerine tüm bilim dünyasının ortaklaşmış olmasına rağmen, iklim krizi hakkında yanıltıcı bilgi yayan iklim inkarcılarının sayısının son dönemlerde giderek arttığını belirtiyor. Geçmişte özellikle petrol şirketleri tarafından finanse edildikleri ortaya çıkan ve iklim krizi ile mücadelede en büyük engeli oluşturan iklim inkarcısı grupların bir kısmının bugün farklı ülkelerde yargı önünde hesap verdiğine dikkat çekiyor ve karar vericileri iklim inkarcılığına karşı bilimin kazanması için farkındalık kampanyaları düzenlemeye çağırıyor. Kapmanyacı, “Televizyon kanalları ve radyolarda karbonsuz geleceği kurmak için farkındalık ve bilgilendirme çalışmalarına kaynak sağlanmalı, milyonlarca insan televizyon ve radyo yayınları ile iklim krizi ve karbon nötr konusunda bilgi sahibi olmalı, krizin ve çözümün farkına varmalı,” diyor. Türkiye’de televizyon izleme süresinin kişi başına günlük dört buçuk saati aştığını göz önüne alırsak, iklim krizi hakkında kamuyu bilgilendirme fırsatının değerini bu mecralarda göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Nil Kayalar Sarrafoğlu’nun başlattığı kampanya change.org/KamuSpotundaİklimKriziOlsun adresinde.