İlk yayınlarından bugüne Açık Radyo'nun hep bir parçası olagelmiş çok kıymetli Cüneyt Cebenoyan'ın anısına her Pazartesi 21:00 - 22:00 arasında yayınlanan 'Vertigo' programcılarından Hilmi Tezgör'un yazısı...
Cüneyt Cebenoyan benim için manevi bir abiydi. Ama eminim birçok kişi için de biraz öyleydi. Ben abimi kaybettim dün. Onun bir insan olarak değeri ise, elbette başta ailesi, sonra yakınları ve onu tanıyan/tanımayan tüm sevenleri için çok büyüktü. Ölümüyle hepimiz kaybetmiş olduk. Acının en büyüğü ise Ayşegül ve Elif’e kaldı.
Dünya adlı ormanda “esinti olmasa bile tüm yaprakları kımıldayan bir ağaç”, dünya adlı bozkırda penceresi kapalıyken bile cereyan yapan bir konak gibiydi. Dalları ve odaları çoktu. “Zaman tedavi etmez” demişti. Etmeyebilir, evet, ama akan zamanın içinde iyi olmayı becerirdi. Güç ve güzellik vermesini bilirdi, almasını da… Kendini anlamadığı olurdu belki ama olup biteni ve bizleri doğru anlardı, hakkıyla anlardı. Etrafına yaydığı her ne ise, rahat nefes aldırırdı. Ve bu nefes, dünyanın hangi köşesinde ve her kimin için olursa olsun, aynıydı.
Onun sesini, ses kayıtlarını dinliyorum dünden beri, sanki iyi geliyor. Ve yaptıklarını, yaşadıklarını düşünüyorum da hem içim acıyor, hem öfkeleniyorum. Hayatın her duruma hakkı vardır denir, ama Cüneyt gibileri daha dikkatle dinlersek anlarız ki hayatın her duruma hakkı yoktur. Ne var ki, hayat kimseyi dinlemiyor.
Umarım yasını hakkıyla tutabilir ve yarıda kalan sözünü, gelirken yanımızda getirebiliriz. Seni seviyoruz.
Hilmi Tezgör