'Yaşasın Çocuklar' programında gazeteci Semra Topçu ile gazeteci ve çocuk hakları uzmanı Dr. Menekşe Tokyay'ın konuğu olan Ömer Madra, iklim değişikliği ile Gazze'de yaşanan çatışmaların arasındaki bağlantıya dikkat çekti.
'Yaşasın Çocuklar' programının iklim mültecisi çocukların konu edildiği altıncı bölümünde konuk olan Ömer Madra, gazeteci Semra Topçu ile gazeteci ve çocuk hakları uzmanı Dr. Menekşe Tokyay’ın sorularını yanıtladı.
"İsrail’in Gazze’ye saldırısının temelinde iklim değişikliği var," diyen iklim aktivisti, akademisyen ve Açık Radyo genel yayın yönetmeni Ömer Madra, iklim değişikliğinin korkunç sonuçlarından birinin de çatışmalar olduğunu vurguladı.
Ömer Madra, İsrail’in Gazze saldırısı sonucunda 12 bin 500’den fazla çocuğun öldürüldüğünü belirtti. Sudan’da da her gün 13 bin çocuğun yerinden olduğunu hatırlatan Madra, iklim krizi ve iklim mülteciliği konusuna medyada daha fazla yer verilmesi çağrısında bulundu. Erzincan İliç’te maden ocağında yaşanan felakete de değinen Ömer Madra, politikacılara da çağrı yaptı.
“İklim değişikliğinin getirdiği korkunç bir sonuç da çatışmalar. Örneğin Sudan’da Birleşmiş Milletler yetkilileri 18 milyon kişinin açlık sınırı altında yaşadığını açıkladı. UNICEF, 4 milyon çocuğun yer değiştirdiğini belirtti. Çatışmaların, büyük savaşların kökünde iklim değişikliği, kuraklık, açlık, susuzluk var. Her gün 13 bin çocuk sadece Sudan’da yerinden ediliyor," diyen Ömer Madra, sözlerine şöyle devam etti, "İsrail’in Gazze’de aylardır yürüttüğü saldırıda 1 milyondan fazla çocuk travmatize ve evinden olmuş durumda. Gelecekleri olamıyor, geçmişleri de silinmiş durumda. Bu felaket nesiller boyu devam edecek. Orta Doğu bölgesinin zaten ciddi bir kuraklık sorunu var. Bu çatışmaların temelinde de iklim değişikliği var."
Ömer Madra, "İsrail’in Gazze saldırıları sonucunda 12 bin 500 civarında çocuk öldürüldü. Bunu çözemezsek yeryüzünün en büyük sorunuyla baş başa kalacağız demektir. Bu, Hamas meselesinin çok ötesinde. Bu, iklim ve onun yarattığı travmalarla ilgili. Bu, dünyanın gerçek anlamda felakete gittiğini gösteriyor. Tek yol mücadeleyi elden bırakmamak. Atlas ve genç arkadaşları gibi, Greta gibi çocukların mücadelesinin medya tarafından duyurulması gerekiyor. Yoksa kolları, bacakları kopmuş, parçalanmış çocukları herkes dizi izler gibi izliyor, ama tek bir ses çıkarmıyoruz; medya bundan söz etmiyor,” diyerek medyaya bir kez daha çağrıda bulundu.
Greta Thunberg’in 2018’de 15 yaşındayken İsveç parlamentosu önünde yaptığı iklim protestosunun bir yıl içinde 7,6 milyon insanda farkındalık yarattığını anımsatan Ömer Madra, 12 yaşından beri Açık Radyo’da iklim değişikliği konusunda her Cuma günü esin verici programlar yapan Atlas Sarrafoğlu’nun eylemleri ve kampanyalarından da söz etti.
Ömer Madra, okul müfredatlarına iklim konusunda farkındalık yaratan eğitimlerin verilmesinin gerekli olduğunu ama siyasi açıdan da çok fazla şey yapılmasına ihtiyaç olduğunu Erzincan İliç örneği ile açıkladı, "Başta muhalefet olmak üzere ama bütün siyasi aktörleri tabandan sıkıştırmak lazım. Iliç meselesini düşünelim. Orada bir maden işçisi, siyanürlü maden aramanın yasaklanması gerektiğini söyledi. Kendi ekmek kapısını kapatan böylesi bir konuşma, çok nadir bir olaydır. Ama bunun mücadelesi devam etmeli. Bu konuda on binlerce imzanın toplatıldığı Change.org üzerinden kampanyaların yürütülmesi çok önemli. Politikacıların, bu şirketlerin sığ ve kısa vadeli kar amaçlarına karşı çıkmalarının sağlanması gerekiyor. Yoksa, çoklu kriz sistemi içerisinde mahvolacağımızı onlara açıkça söylemeliyiz. Bir saniye bile kaybedecek vaktimiz yok. Her yerde, her kanalda bunların konuşulması gerek. Tabandan yükselen bir hareket yaratarak, bu iklim krizinin başta çocuklar olmak üzere hepimizi mahvettiğini söylemek, mücadeleyi asla elden bırakmamak gerek.”
