Dinleyicilerimizden
-
Aa
+
a
a
a
Sabahattin Can
19 Eylül 2000
Dablyu'yu 'çift ve' diye söylerseniz, her sabah saatlerce gazete okuyup abuk sabuk yorumlar yaparsanız, radyoyu dünyanın tüm seslerine açarsanız benim aile yapımı, namusumu kim koruyacak?
Erdal Kaplanseren (NET Internet Magazine Yayın Yönetmeni)
19 Eylül 2000
Ben bir iletişimci olarak, özgürlüklerimi ve iletişim haklarımı kısıtladığı için RTÜK'ü protesto ediyorum.
Ahmet Yanikoğlu
19 Eylül 2000
Memleketimizin, üzerindeki kara bulutları atması bağımsız medya sayesinde olacak.
Lozan Mübadilleri Vakfı Girişimi
18 Eylül 2000
Lozan Mübadilleri Vakfı Girişimi olarak RTÜK'ün AÇIK RADYO'YU 15 gün süreyle kapatma kararını kınıyoruz. RTÜK'ün bu tür anti-demokratik engellemelerine karşı her türlü eylem ve girişime destek vereceğimizi belirtir, başarılarınızın devamını dileriz.
Kemal Noyan
18 Eylül 2000
RTÜK'ün Açık Radyo'yu 15 gün kapatma girişimini protesto ediyorum.
Sayın Açık Radyo çalışanları; sesimizi ve doğrularımızı daha açık ve net olarak duyurabilmek için sizden destek bekliyoruz.
Avukat Murat Cano
18 Eylül 2000
Karar, "seçme hakkı"mızı yok ederken, bizi bu hakkı kullanma "ehliyet"inden yoksun kimseler olarak da nitelendirmektedir.
Cengiz Varlık
18 Eylül 2000
O genel ahlak, toplum huzuru ve Türk aile yapısına uymayan öyküyü lütfen web sitesinde yayınlayın. Ben ne yazık ki bu öyküyü dinleyemedim; genel ahlağımı ve aile yapımı bozmak istiyorum. Türk aile yapımı bozmak istiyorum.
Bengi Yorulmaz
18 Eylül 2000
Onlari sizi dinlemeye davet ediyorum; bu kez şüpheci, suçlayıcı, uzaklaştırıcı kulaklarla değil, kainatın tüm seslerine, renklerine ve titreşimlerine açık kulaklarla...
Sevgilerimle...
Beste Dirican (İ.Ü. Jeoloji Müh. 1. Sınıf öğrencisi)
18 Eylül 2000
Elbet bu ülke uyanacak şu derin gaflet uykusundan! Belki biz olacağız, belki de olmayacağız ama içimiz rahat etmeli ne yaparsak yapalım!
Selim İmamoğlu
18 Eylül 2000
Henüz bugün kapatılma kararına dayanak sözleri okuyabildim.O hikayeyi de kaçırdığıma bayağı üzüldüm. Yaa, işte siz kimi, nasıl, neyle, neresini döveceğini bu kadar iyi bilenlerle, üstelik de dış mihrak bile sayılabilecek bir yazarı kullanarak rekabet eder misiniz?
Gönlüm ve aklım sizlerle, "güzel titreşimleriniz" hiç kesilmesin, yardım edecek ne varsa gönüllüyüm, listenize alın lütfen.
Erhan Üstündağ
17 Eylül 2000
Merhaba, bu ülkede hesap verme gereksinimi duyulmaması vakayı adiyeden sayılıyor, ama bu kadarının da fazla olduğunu düşünenlerdenim. Eğer bu yasaklama kararı 29 Eylül'e kadar değişmezse bunun bir şekilde protesto edilmesi gerektiğini (mümkünse kalabalıkça) düşünüyorum. Açık Radyo'ya 'açık' olduğu için teşekkürler ve kolay gelsin.
Mehmet Betil
17 Eylül 2000
Sayın RTÜK Yetkilileri, Açık Radyo'yu kapatma kararınızı okudum. Charles Bukowski'nin ifade biçimini beğenmemiş ve genel ahlak, toplum huzuru ve Türk aile yapısına ilişkin yayın ilkesinin ihlal edildiği sonucuna varmışsınız. Bugünlerde Don Kişot'u tekrar okuyorum.
Müfide Pekin
17 Eylül 2000
RTÜK'ün Açık Radyoyu 15 gün kapatma kararı özelinde her türlü baskıcı ve anti-demokratik uygulamayı şiddetle kınıyorum. Demokrasinin önünü açmak amacıyla başlatılacak her türlü kampanyaya destek vermeye hazırım.
Erdemir Şenoyar
16 Eylül 2000
Gerçekten söylenebilecek bir şey bulamıyorum. Bu tür olaylara nasıl tepki verilebilecek onu da bilemiyorum. Charles Bukowski'nin çok önemli bir edebiyatçı olduğunu kanıtlayabilmeye uğraşsak bile okumayan bir topluma bunu anlatabilmek çok zor sanırım.
Hacel Nalbant
16 Eylül 2000
Sokakta, okullarda, radyolarda canlı yayında ve TBMM'de bile daha ağır küfür sayılabilecek sözcüklerin rahatça kullanıldığı Türkiye'de kapatılmanız şaşırtıcı. Sevgiler.
Cem Saroğlu
16 Eylül 2000
Sevgili Açık Radyo çalışanları. Hakkınızda çıkan 15 günlük kapatma kararı hepimizi dumura uğrattı ve şok etti. Açık Radyo dinleyenlerinin arkanızda ve hakkınızı savunmak için her türlü yardıma hazır olduğunu bilmenizi isterim. Sevgiler, Açık günler.
Hakan Topalhan (Alexandria, Virgina, USA)
16 Eylül 2000
Sevgili Açık Radyo, Lütfen 'sakıncalı yayın' yapmaya devam edin. Somut desteğe hazırız.
Davut Genç
15 Eylül 2000
1981 yılında, 21 yaşında, talihimin tatlı bir itişiyle 'Chez Basil' de (Paris) üstadımız J. Paul Sartre'ın masasına ilişmek şansım olmuştu. Türk olduğumu söylediğimde, bir beyefendi Jean Paul'e, Türkiye'nin onun kitaplarının girişini yasakladığını söylediğinde, içimi parça parça eden bir mahcubiyet duydum. Kendimi savunmak için "mais, Maitre, moi, je suis là" dedim.
Mehmet Burhan Genç
15 Eylül 2000
Ben bir elektronik mühendisiyim. Radyonuzu "17 AĞUSTOS'U UNUTMA! ÇATLAKLARI SIVAMA! SIVATMA!" sloganı ile tanıdım ve bu çok özlü mesaj ile sevdim ilk olarak. "Kainatın tüm renklerine ve seslerine açık" olabilme becerisini gerçekten başarabildiğinizi de izliyorum yaklaşık bir senedir.