Sevgili Açık Radyo ekibi,
Sanırım ben de 15 seneyi aşkın zamandır sessiz bir dinleyici olarak Açık Radyoma desteğimi veriyorum - zaman nasıl da geçiyor.
Ben de, sabahları alarmımı 7:50'ye kurup kahvemle birlikte Açık Gazete'nin başına oturuyorum, bir aksilik olmadıkça; bu benim sabırsızlıkla beklediğim bir güne başlangıç...
Bir benzetme yapmam gerekirse, çoğu (ana akım) yayın- ister televizyon, ister radyo karbonhidrat ise eğer, Açık Radyo ancak proteinimiz olabilir. Bu zengin içerik ve iyi insanlardan asla vazgeçmeye niyetim(iz) yok.
Sevgi ve Saygılarımla,
Mehmet Erkök