Sizi sanırım 6 sene oldu dinliyorum. Elinize dilinize sağlık!
Kafamı hiç bu kadar karıştırabildiğiniz bir zamanı hatırlamıyorum. Bu kampanyanız sırasında size kızdım, vay be dedim ama diyorum ya hiç kafamı karıştıramamıştınız daha önce.
Sonra da 10 güne yakın dır aklımdan geçenleri size yazmaya karar verdim.
Bilmiyorum bilimsel adını ama sıralayayım;
Sadece olabilecek, yada olmakta olan kötülüğü "ironik" bir şekilde anlatıyorsunuz. Adeta sizin sayenizde olayı kanıksıyoruz. Benim gözümde; bu sayede en az o kötülükleri yaratan bizler kadar suçlu duruma düşüyorsunuz.
Bu acaip derin bir konu gibi geliyor bana örneğim ise2 gün önce 6 Mart gibi bir açık gazete haberi yok karıştı neyse, Teknoloji insanları işsiz bırakıyor.
Valla doğru ama ben sizden bunu tespit eden "mass media" dışında bir şekilde anlatan adamları bulup bana ulaştırmak ve bana yeni ufuklar açmak yanında kainatta dolaşan araştırmacı beyinler olarak bu konuyu çözmek için kim ne ile uğraşıyormuş bi de o konuda, bu açıdan haber yapmayı deneseniz diyorum.
Bir zamanlar kompozisyon dersinde bir soru gelmişti(konu) "okulun nesini seviyorsunuz?" fakat hiçbirşeyini cevap değil şartı ile.
O güne kadar eleştirebilen bizler apışıp kalmıştık.
Neyse bu konuda eleştirmeyin demiyorum hatta mükemmele yakın performansa devam diyorum ama arada kim bu olumsuzluk ile nasıl başaçıkarız sorusunun cevabını arayanlardan haber verin.
Yok diyorsanızki arayan yok o zaman zaten problem yok "doktor hepimiz için ne yerlerse yesinler" demiş demektir.
Açık Radyo dinleyicisini arıyor BU da gayet akıllı bir çıkş da ben sizin bağımsız kalabilmeniz için kar edebilen bir organizasyon olmanız gerektiğini düşünüyorum.
Objectivité diye bir mevzu bence yoktur.
Subjective bir duruş vardır (durduğun yeri ve bakış açını belirtir, o nokta ve yöne göre –objective- ama subjective görüşünü) ve bu duruşun görüşü vardır.
Ancak kar edebildiğiniz anda ekonomik olarak bir sıkıntıdan diğerine ama hiç olmaz ise göreceli olarak bir üst seviye bağımlı bağımsızlığa geçersiniz diye düşünüyorum.
Biz para verelim ama sizde kar edin, sonra o paraların birazını yiyin(yani eğlenin, gezin, görün) kalanı ile ne isterseniz onu yapın, adam okutun, fakirlere verin, kuran kursu açın ama bana (dinleyiciye bile) bağlı olmaktan kurtulun (bu seferde kar ettiğiniz müşterilere bağlı olursunuz.)
Tamam bu bir açmaz ama kazanılan para ile yayın değerlerinizi etkilemeden para getirecek bir alt yapı kurar iseniz (mesela kendi binanızı alır, hatta bir kaç daireyi de kiraya verir iseniz) masraflar azalır hatta (rant yolu ile) para bile gelir.
Bu kadar şamata yeter, sulu bir uslup ile yazmış olmak ile bu fikirlerimde ciddiyim, radyo sizin ve ekibinizin (program yapanların) isteyen gelir dinler istemeyen de çeker gider, aynı gazeteden okunan aynı haber bu kadarmı farklı olur işte bence "Açık Radyo" bu. Bunun böyle kalabilmesi için tek çare sizin öncelik ile bizden bile bağımsız olmanız.
Şimdi esas cevaba gelelim, benim adımı falan okumayacaksanız çocuğumun ileride aykırı fikirler duyarak hayatta böyle düşünenler olabiliyormuş diyebilmesi için bende para vereceğim.
9 Mart gecesi Yakacık Mason locası derneği binasına yapılan saldırıyı ayrıca kınıyorum.
Yüzlerce kitaba konu olacak masonlar herhalde dinsizden başka herşey olabilirler ama "allahuekber" denilerek öldürülmeyi terorize edilmeyi hak etmiyorlar.
Sizi şu soruyu sorar iken hayal edebiliyorum şimdi bu dinleyicinin kafası neden niçin karışmıştı. E peki cevap vereyim,
-Yahu madem durum sıkışıktı neden güvenebileceğini tek yere bize daha evvel gelmediniz.
-Kardeşim dilenmiyorsunuz ki kampanya anonslarının bu kadar nazik, adeta çıtkırıldım olamasına gerek yok.
-Tamam para veriyorlar ama bu ne yaman çelişki, masalcı nine gibi size isim okutuyorlar, yok bu para veren arkadaşlar Rahmetli Adile Naşit zamanın da isimleri okunmamışmı ki şimdi okutturuyorlar.
-Bi de şu sadece valla billa ölecez diyen ama ölür iken nasıl çıkarızı hiç konuşmayan tavır eklenince ben size yazdım. Aynı örneğe döneyim. Teknoloji insanları işsiz bırakıyor ise ya teknoloji biter ya insanlara yeni işler bulunur yada teknoloji ve insanlar kardeşce yaşayabilecekleri seviyeye kadar hatta daha altı bir düzeye kadar yok olurlar. Bu hayatın sokakta oluştuğu gibi kuralı "hayat yolunu bulur" İnsanın içinde yaşama iç güdüsü var. Bunu kullanacaktır. Yok etmek için. Ama aynı zamanda survive etmek için. Peki sizde eleştirdiğimi yapmıyayım. Ben bunu sizin ve benim gibi beyinler için (aynı kefeye girdik cümle öyle gelişti) bir fırsat olarak görüyorum. Eğer giderek daha fazla insan işsiz kalacak ise emek yoğun işler parlayacak demektir. Böylesi işleri yaratan ve yönetenler gücü ele geçirecek demektir, organik tarım, ormancılık, doğal ürünler gibi konularda fırsat yaratılabilir.
Gözünüzü yordum kusuruma bakmayınız,
Bağımsız, aykırı ve ayakta kalabilmeniz dileğim ile