Merhaba,
Açık Radyo web sitesindeki İletişim bölümünde izleyici temsilcisi olarak sizin adınız yazdığı için ver ben de çok çok uzun yıllardır Açık Radyo'yu hem dinleyip hemde izlediğim için benim temsilcim olduğunuzu düşündüğümden size yazmayı uygun buldum.Daha öncede Mahir Ilgaz'ın mail adrssine mailler atmıştım ama biri hariç hiçbirine cevap alamadım. Sanırım maillerim Mahir Ilgaz'a ulaşmıyor. Bu mailin size ulaşacağını umuyorum.
Daha önce de Ömer Madra'ya da yazdığım gibi, hem dinleyici destek projesi yapan hem de bunun yanında bizlerin doğayı katleden karbon emisyonumuzun hatırı sayılır bir bölümünü gerçekleştirmemizde çok büyük katkısı olan otomotiv ve hava taşımacılığı sektörüne ait reklamların ya da maddi sömürüye dayalı sistemin en pis kokulu parçalarından biri olan ve hatta belkide temelini oluşturan bankacılık sektörü reklamlarına yer vermek zorunda olmanız zaten yeterince kötü hissetmenizi sağladığını düşündüğümden bu benim bahsedeceğim konuyu belki dikkate değer bulmayacaksınız ama;
Bu akşamki Açık Dergi programında saat 18:55 civarında yedi sanat dalından biri olarak kabul edilegelmiş ve hala sanat olarak kabul edilen müzik dalına ait olan bir eseri yayınlamaya başlayıp sonra eserin yarısına bile gelmeden kesip reklama girmenizi Açık Radyo yayın ilkeleri ile pek bağdaştıramadım. En azından benim kafamda canlandırdığım Açık Radyo'nun yayın ilkeleri ile diyeyim.
Sevgiler
Şahin Kabaoğlu
Şahin Bey,
Mesajınızı çalışma arkadaşlarıma ilettim. Hepimizin adına Ömer Madra’nın notunu bilginize sunuyorum.
Saygılarımla,Dilek HepgülerAçık Radyo 94.9 İzleyici Temsilcisiwww.acikradyo.com.tr
Hamiş: İzninizle bu yazışmamızı izleyicilerimizi de bilgilendirmek açısından web sitemize koyacağız.
* * *
Merhabalar Şahin bey,
Uyaran mesajınız için teşekkürler. "İzleyici temsilcimiz" Dilek Hanım mesajınızı bize iletti. Daha önceki mektubunuzu da cevaplama imkânı bulduğumu hatırlıyorum. Ne var ki, karbon salımları üzerine bir tartışma platformu oluşturma önerisini, radyo yayınları ve radyomuz programcılarının üniversitelerde, liselerde, hatta ilk öğretim okullarında gerçekleştirdiği konferans ve panellerle sınırlı tutmuş olduk. Bundan başka, sözünü ettiğiniz türden meseleleri (yayın/karbon salımları/reklamlar vb.) dinleyici ve destekçilerimizle sık sık ya canlı yayında ya da yayın dışı haberleşme yoluyla tartışma fırsatı buluyoruz. Bir de, Kopenhag ve Durban gibi uluslararası toplantılarda uluslararası sivil toplum örgütleriyle dirsek teması sağlayarak. (Her kadar karbon salımını çok artırıyorsak da, bu nihai amaç için vazgeçilmez olduğunu da kabul etmemiz lazım galiba.)
Reklam vb. konusunda, kendimi tekrarlama --ve sizi sıkma-- pahasına şunları not etmek istedim: Gayet iyi bildiğiniz gibi, öncelikle dinleyicisinin desteği ile ayakta durmaya çalışan, bu konuya hayatî önem veren bir radyoyuz. Ama reklam gelirlerinin halen Açık Radyo'nun toplam giderlerinin en az %55'ini karşıladığını da hatırlatmak durumundayız. Radyonun yayınladığı reklamlar konusunda dikkat ettiğimiz temel bazı ilkeler var elbette. Bu konuda sürekli kafa patlatmakta olduğumuzu ise söylememize bile gerek yok. (Son olarak, DemocracyNow! radyo ve tv'sinin efsanevî yayıncısı Amy Goodman ile Durban'da gerçekleştirdiğimiz ve Açık Gazete programında yayınladığımız mülakatta bu konu üzerinde özenle durmuştuk. Deşifresi için bkz: Amy Goodman'la Bağımsız Yayıncılık Hakkında, http://www.acikradyo.com.tr/arsiv-link?_mv=a&aid=29161&cat=100 ). Buna rağmen, halihazırda tüm reklamları reddecek bir durumumuz olmadığı aşikâr. İleride dinleyici destek projemiz giderlerimizin tümünü karşılarsa, reklamlar konusundaki tavrımızı yeniden belirleyeceğimiz de şüphesiz. Buna ilaveten, Açık Radyo'nun kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olduğunu size hatırlatmamıza gerek var mı? Radyomuzu "çok çok uzun yıllardır hem dinleyip hem de izleyen" bir dinleyicimiz olduğunuza göre, bütün bunları sizin de neredeyse bizim kadar iyi biliyor olduğunuzdan eminiz. Uzun yıllardan beri destekçilerimize gönderdiğimiz mektup ve bültenlerde de bu canalıcı konular üzerinde sık sık "dertleştiğimiz" de malûmunuz olmalı. Destek gelirlerini artırma konusunda bir öneri ve/ya formülünüz varsa, onu da duymaktan büyük zevk alacağız.
Nihayet, geçen akşamki yayında "cereyan eden" spesifik duruma gelince, orada durum şu: Arkadaşlarımızın belirttiğine göre, akşam 18:30 reklam kuşağında, teknik bir hata sonucu eksik reklam girildiğini (göz yanılması sonucu yanlışlıkla 16:30 kuşağı reklamı "dizilmiş"), 18:45 civarında farkettikten sonra, bunu telafi etmek için haber öncesine bir reklam kuşağı daha açmak zorunda kalmışlar. Bu durum da tüm zamanlamayı alt üst etmiş -- haliyle. Dolayısıyla, son parçamızın bir-bir buçuk dakikasını dinletememiş olduk diyen arkadaşlarımız bu aksaklıktan dolayı özür diliyorlar. Canlı yayın hali işte.
Sayın Kabaoğlu, Ol hikâyet bundan ibaret! Biz de onlar adına "kusura bakmayın" diyelim ve ilgi ve desteğinizi bundan böyle de eksik etmeyeceğiniz umuduyla,
Saygılar sunalım.Ömer Madra
