Beysun Gökçin: Cannes-İstanbul Le Figaro yarışıiçin neler düşünüyorsunuz?
Lionel Pean . Bu yarışma, Akdeniz'de tek tip teknelerle,iki kişilik ekiplerin mücadele edeceği büyük bir yat yarışı organize etme fikrinden doğdu.. Buna en uygunu Classe Figaro-Benetto'dur. Bu tekneler yüksek performanslı ve çok medyatiktir. Ayrıca bu yarış, denizcilerin Roud deu Rhoume, dünya etrafında yapılan Vendee Globe gibi yarışların giriş kapısıdır. Dostumuz Frank Covat ve Cumali Varer bize enteresan bir yol sundular.
Mitolojiden, Akdeniz'in ortak tarihine ait olan Odysse d'Ullise'den (Ullis'in Yolculuğu) esinlenerek, Fransa sahillerinden çıkıp Korsika, Sicilya, İtalya, Yunan ada ve sahillerinden geçip Truva'ya varan, oradan Çanakkale Boğazı'nı geçip medeniyetler beşiği İstanbul'a varan duraksız bir yarış.. Bu teklifi cazip bulduk ve hemen benimsedik.
BG: Rotayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
LP: Yarışacak yelkencilerin çok iyi taktik hesapları yapmaları lazım. Cannes ile Korsika arasında çok sürpriz olmaz. Bonifacio Körfezi'nde şiddetli rüzgârlarla karşılaşabiliriz. Messina Boğazı, Adriyatik Denizi ve Yunanistan'ın güneyinde o sezonda çok zorlukla karşılaşmayız. Ancak, Akdeniz'den Ege'ye, yani Çanakkale Boğazı'na çıkış rotasında, değişken rüzgârlar ve sert meltemler yarışçıları zorlayabilir. Son etap Çanakkale ve İstanbul arası çok stratejik hesapları gerektiren en çekişmeli bölüm olacağını sanıyorum.
Çanakkale ve İstanbul çevresindeki deniz trafiğinin tehlikeli olacağını sanmıyorum. Çünkü Cannes-İstanbul yarışmasının ilk edisyonu ikili ekiplerle olacak. Bu yüzden biri tekne idare ederken diğeri gemi trafiğini kontrol edebilir. Ama sonraki edisyonlar tek kişi olabilir. O zaman daha tehlikeli ve daha zor olacak bu yarışma.
BG: Bu yarış konsepti Türkiye'de çok yankı yaptı, gazetelere televizyonlara taşındı. Fransa medyasında ne oluyor?
L.P: Şu sıralar Fransa medyası büyük bir yarışma olan Kahve Yolu'na "Le Havre-Brezilya arasında" odaklanmış durumda.
Ondan sonra da mini-transat hazırlıklarına kilitlenmiş olacak. Cannes-İstanbul yarışı Aralık ayındaki Paris Yat Fuarı'nda resmen açıklanacak ve Fransız medyasına böylece taşınıp giderek yükselecek. Özellikle 2006 Mayıs-Haziran aylarında Le Figaro'nun Akdeniz'de GrandMont-Marsilya-Cannes etabında yapılacak Generali Figaro yarışması ile medya bize odaklanacak. Hemen bu yarıştan bir hafta sonra 30-35 teknelik yarış filosu Cannes'dan start alıp İstanbul'a doğru Akdeniz'deki bu büyük deniz macerasına girecek. Fransa medyası ve bütün meraklıları bu yarışa odaklanacaktır. Şunu diyebilirim ki, Classe Figaro Beneteau'nun bütün üyeleri, yarışmacılar, sahipleri bu yeni rotayı olağanüstü bir ilgi ile konuşuyorlar. Hepsi Akdeniz'in bu ilk ve en büyük yarışına katılmak istiyor.
BG: Bu yarışa katılacak mısınız?
LP: 2006'da yapılacak Cannes-İstanbul Yarışı, denizciler ve Le Figaro için çok önemli bir yarıştır. Bu yarışa hem ekip olarak hem de organizasyona katkı olarak tabii ki katılacağım.
BG: Organizasyonun Fransa tarafında neler yapıyor, ne hissediyorsunuz?
Frank Covat: Şimdiden geciktik. Bu büyük ve ilk yarışmayı organize etmek için yapılacak çok iş var. Bir yandan Classe Figaro sıkıştırıyor, diğer yandan Paris Uluslar arası Yat Fuarı yaklaşıyor. Fransa'da her şey iyi gidiyor, teknik ve idari işleri yerine getirdik; ortağım Cumali Varer İstanbul'da biliyorsunuz, herhalde günde bir saat uyuyordur, kaynak bulmak ve Türkiye tarafını organize etmek için her tarafa koşturuyor. Cannes Belediyesi, Cotes d'Azur Ticaret Odası, Le Figaro bize tam destek veriyor. Artık bu fırsatı kaçırmamak gerektiğini kavramak lazım.
Lionel Pean 1956 doğumlu. Fransanın en sevilen yelkencilerinden biri. + Sydney Hobart, 7 singlehand Figaro, 4 Fasnet ve sayısız yarışlara katılmış. Dünyanın bütün denizlerinde toplam 300.000 deniz milini yarışarak kat etmiş.