İşte yaratıcılık ve yenilikçilik – X

-
Aa
+
a
a
a

Hadi kendinizi test edin!

 

IQ ölçümü yapılabiliyorsa GQ, yani Girişimci Qutient’i de ölçülebilmeli, değil mi? İşte size basit bir test. Şu sorulara cevap verin: 

1. Hangisini tercih ederim? İşteki geleceğimin güvenliğini mi, yoksa kişisel bağımsızlığımı mı? Girişimci kendi yaşamını iflas etmek ve topluma rezil olmak dahil riske edebilen insandır. 

 

2. İşim yaşamımın en önemli parçası mı? Eğer değilse, kendi işinize sahip olduğunuz zaman başınız belada demektir. 

 

3. Uzun bir zaman, kötü sayılabilecek bir maaş ile haftada 60 saat çalışmaya istekli miyim? Bir girişimci için kendi işi onun ödülüdür. İşte olmadığı zamanı kayıp saymayan insan girişimci olamaz. 

 

3. Çalıştırdığım insanların ücretlerini ve aynı zamanda faturalarımı ödeme sorumluluğunu üstlenebilecek miyim? Hayır diyorsanız başkası için çalışın. 

 

5. Evde iş düşünmeyi seviyor muyum? Eğer kendi işinize başlarsanız sevseniz de sevmeseniz de düşüneceksiniz. 

 

6. Bana ne yapılacağının söylenmesi gerekir mi? Gerekiyorsa bırakın patronunuz söylesin. Çalıştırdığınız biri söylemeye başladıysa iflasa yaklaştınız demektir. 

 

7. Yapmayı düşündüğüm iş ya da üretmeyi düşündüğüm ürün üretirken, pazarlarken ya da hizmet verirken diğerlerinden farklı olacak mı?  Olmayacaksa muhtemelen dik yokuşlar tırmanacaksınız. 

 

8. Ne denli kendi patronum olmaya ihtiyacım var? Sorunun cevabı “acayip ihtiyacım var” olmalı. 

 

9. Hangisi benim için daha önemli? Başarı mı, güç mü? İnsan başarıyı her şekilde yakalayabilir. Gücü yakalamak ise girişim gerektirir.  

 

10. Bana kendi işimi yapma şansı verilse tereddüt eder miyim? Girişimci ruhu olanlar, her ne kadar büyük bir çoğunluğu ileride başarısız olacaklarsa bile, bir saniye dahi tereddüt etmezler. 

Şimdi, eğer yukarıdaki test sorularını uygun cevaplayamadığınız halde hâlâ girişimci olmak istiyorsanız, cesur olun. Girişimcinin işi kalıbı yapmak değil, kalıbı yıkmaktır.  

 

 

Gelelim CEO - BYB modasına

 

Biliyorsunuz günümüzün modası da bu. Her büyük firmanın bir CEO’su var. Yani Chief Executive Officer. Yani tabiri amiyane şirketin Bok Yedi Başısı.

 

Bir şirketi anlamak istiyorsanız o şirketin CEO’suna dikkatle bakmanızı öneriyorum. Örneğin ileri teknoloji ürünü üreten ya da bu tür ürünler ile hizmet veren bir kuruluşun başında bir finans ya da pazarlama kökenli idareci görüyorsanız, o firma bilin ki gününü düşünen ve günlük şartlara kendini adapte edebilen bir şirketten başka bir şey değildir.

 

Eğer bir silah üretici firma yönetim başkanlığına yeni emekli olmuş Genel Kurmay Başkanını getiriyorsa, bu sadece ve sadece o günlerde çok aktüel olan büyük bir ihaleyi kolay kazanmak amacından başka bir amaç ile olamaz.

 

Yani yaratıcılık bir CEO için neredeyse vazgeçilmez bir özellik olmakla beraber, o pozisyona gelebilmek için hiç de gerekli bir özellik değil gözükmektedir.

 

Manhunter diye tabir edilen üst düzey yöneticiler ile kurumları buluşturan firmalardan bir tanesinin sahibi, 21 yıllık iş hayatında kendisinden hiç yaratıcı bir üst düzey yönetici talep edilmediğini söylemektedir.

Genellikle bu tür yönetici taleplerinde kriter ilgi alanı, endüstri deneyimi ve eğitim geçmişi ile başlamakta, bunların arkasına vizyon, esneklik, risk alabilme ve uyumluluk eklenmektedir. Yaratıcılık sahibi olmak ya da yenilikçilik ancak bu özelliklerin içine gizli olarak sirayet edince değer kazanmakta, başlıbaşına bir tercih nedeni ya da değer nedeni olarak sorgulanmamaktadır.