Irak Direnişinden Amerikan Askerlerine Çağrı: "Sevdiklerinize Geri Dönün"

-
Aa
+
a
a
a

Anadolu Ajansı, Dubai kaynaklı haberin tam metni şöyle:

 

Dubai (A.A)

13.01.2005

 

''Irak'taki İslami Cihad'' adlı şimdiye kadar bilinmeyen bir örgüt, Amerikan askerlerine silahlarını bırakıp direnişe katılmaları çağrısı yaptı.

   

El Cezire televizyonunda gösterilen video görüntülerinde, örgütün sözcüsü, ''silahlarını bırakmayı ve ABD Ba?kanı George Bush'un politikalaryna karşı çıkmayı kabul eden Amerikan askerlerinin, camilere, kiliselere ve evlere sağlanabileceklerini, buralarda Irak halkının koruması altında olacaklarını'' belirtti.

 

İngilizce konuşan sözcü, Irak'taki direnişin ''Amerikan güçleri Irak'tan çekilinceye kadar süreceğini'' kaydetti. (AFP-EMR-ŞP)

 

Haberde söz edilen videoda okunan metnin Türkçe'si ise şöyle:

 

"Dünya insanları, bu sözler, ABD ve İngiltere'nin cani rejimlerinin askeri saldırılarından sağ kalanlardan geliyor.

Biz, korku yerine ilkeleri tercih etmiş sıradan insanlarız.

Biz gerçek birer kitle imha silahı olan, katliam ve yaptırımlar sebebiyle acı çektik. Yıllar boyunca, bizler ıstırap ve umutsuzluk yaşarken, lanet olası Birleşmiş Milletler, bizim petrolümüzü dünyanın istikrarı ve barışı adına pazarladı.

İki milyondan fazla masum insan tünelin ucundaki ışığı beklerken öldü. Nihayetinde bu tünel, ülkemizin işgali ve kaynaklarımızın talanıyla sona erdi.

ABD ve İngiliz hükümetlerinin Irak'ta işlediği suçların sonucu olarak, geleceğimizi seçtik. Bu gelecek, insanlık tarihindeki tüm direnenlerin geleceğidir.

Seçim yoluyla destekledikleri hükümetlerinin yok ettiklerinden ve çaldıklarından maddi ve manevi olarak sorumlu olan ulusların yolladıkları işgalci güçlere karşı savaşmak, hem sorumluluğumuz hem de hakkımızdır.

Biz, ne İngiltere ne ABD'yi işgal etmek için denizleri, okyanusları aştık, ne de 11 Eylül'den sorumluyuz. Bu yalanlar, canilerin, dünya enerji kaynaklarını kontrol etme planlarını örtbas etmek, hızla gelişen Çin'e kafa tutabilmek ve birleşen Avrupa'ya zarar verebilmek için uydurduklarından birkaçıdır. Tırmanmakta olan bu çatışmanın faturasının, yarısı uyuyan dünya adına, Iraklılara ödetilmesi ise çok ironiktir.

İngiltere ve ABD'dekiler de dahil, bu savaş ve küreselleşme karşıtı protesto eylemlerini sokaklara taşıyan herkese teşekkür ediyoruz. Ayrıca, şimdiye kadar gösterdikleri, en azından sağduyulu ve dengeli denebilecek tavırlarından dolayı, Fransa'ya, Almanya'ya ve diğer ülkelere de müteşekkiriz.

Bugün, size tekrar sesleniyoruz. Sizden ne silah, ne de savaşçılar istiyoruz. Bizde bunlardan çok var. Sizden isteğimiz, savaşa ve yaptırımlara karşı olabildiğince geniş, bilgelik ve bilinçle yönetilen bir cephe kurmanızdır. İyileşme ve düzen getirecek, rüşvetin içinde batmış kurumların yerini alacak yeni kurumlar oluşmasını sağlayacak bir cephe.

Amerikan Dolar'ı kullanmayın, Euro veya başka döviz kullanın. İngiliz ve ABD ürünleri tüketimini azaltın veya durdurun. Siyonizm dünyayı yok etmeden önce, Siyonizm'e son verin. Bu savaşın gerçek özü konusunda kuşku duyanları eğitin ve kabul ettiklerinden çok daha fazla kayıp verenlerin medyasına inanmayın.

Gerçek hezimetlerini dünyaya göstermek için daha çok kameramız olmasını dilerdik. Göremedikleri ve öngöremedikleri direniş hareketinden korkan düşman kaçıyor.  Şimdi, nerede, ne zaman ve nasıl saldıracağımıza biz karar veriyoruz. Ve nasıl ki atalarımız, medeniyetin ilk kıvılcımlarını çaktıysa, biz de dünyanın fethini yeniden tanımlayacağız. Bugün şehir gerilla savaşı sanatında yeni sayfalar yazıyoruz. Bilin ki, Irak halkını destekleyerek kendinize yardım etmiş oluyorsunuz. Çünkü yarın, aynı yıkımı size de getirebilir. Amerikalılarla ticari antlaşmalar yapmak Irak halkına yardım etmek anlamına gelmez. Stratejilerini tecrit etmeye devam etmelisiniz.

Bu savaş artık hiçbir şekilde bölgesel bir savaş olarak tanımlanamaz. Bundan sonra dünya halkları, Amerikan halkının büyük çoğunluğunun muzdarip olduğu, bitmeyen ve sürekli tazelenen korkusunun esiri olarak yaşayamaz.

Onları burada Irak'ta öyle sabitleyeceğiz ki, tüm kaynaklarını, insan güçlerini ve savaş azimlerini buraya akıtacağız. Onlara çaldıkları kadarını, hatta daha fazlasını harcatacağız .

Çalınan petrolümüzün akışını engelleyeceğiz, hatta durduracağız; böylece, planlarını boşa çıkartacağız.

Hareketimiz ne kadar erken doğarsa, yıkılışları da o kadar erken olacaktır.

Amerikan askerlerine sesleniyor ve diyoruz ki: Siz de bizimle birlikte zulme karşı savaşabilirisiniz. Silahınızı bırakın ve camilerimize, kiliselerimize, evlerimize sığının. Sizi koruyacak ve daha önce bir kaç kez yaptığımız gibi, sizi de Irak'ın dışına çıkaracağız.

Evlerinize, ailelerinize, sevdiklerinize geri dönün. Bu sizin savaşınız değil, Irak'ta haklı bir amaç için de savaşmıyorsunuz.

Ve George W. Bush'a da sesleniyoruz; Bize "hodri meydan" demiştiniz, Biz de beklemediğiniz kadar kuvvetli olarak "meydana" çıktık. Başka nasıl tehdit edeceksiniz?"