17 Kasım 2005Nazım Alpman Şemdinli'deki seri bombalamalar "terörle mücadele" çerçevesinde değerlendirilmelidir. Bu nedenle de devletimizin yıpratılması na izin verilmemelidir. Çünkü devletimiz güçlüdür. Güçlü bir devleti de yıpratmaya kalkmak fevkalade ayıp olur. Güçlü devletin etkinlikleri de güçlü olmalıdır. Zaten Şemdinli'de de olan budur. Devlet bir miktar gücünü göstermiştir, o kadar! Şemdinli'de uzunca bir süredir, faili meçhul cinayetler, bombalı saldırılar, suikastlar meydana gelmiyordu. Halk uzun yaz günlerini dışarıda geçiriyordu. Gece yarılarına kadar kahveler açık kalıyordu. Bölgede istihdam edilen terörle mücadele birimleriyse elleri cebinde işsiz güçsüz dolaşıyorlardı. Terör yoksa, terörle mücadele ekipleri ne yapsın ki? Bilindiği üzere güvenlik kuvvetleri içinde Terörle Mücadele Şubeleri'nin kısa adı "Terör Şubesi" olarak telaffuz edilir. Bu birimlerde çalışan personel de teşkilatta "Terörcü" diye bilinir. -Efendim bu bombalı eylem hakkındaki… -Terör şubesine bir yazı ile sorun bakalım. Bazen de olayların gelişimine göre talimatlar verilir: -Terör şubesi oraya bir ekip göndersin! -Başüstüne efendim! Şemdinli'de böylesi talimatları gerektirecek bir ortam yoktu. O zaman önce bu ortamı oluşturmak gerekiyordu. Gereken 1 Kasım'da 156 kiloluk bombalı kamyon eylemiyle yapıldı. Şemdinli'nin yarısı havaya uçtu. İnsanlar "devlet nerede" diye sormaya başladı. Aradan on gün geçmedi ki, devlet terör elemanlarıyla Şemdinli'nin orta yerinde kendini gösterdi. Eski bir PKK militanı olduğu söylenen Seferi Yılmaz'a ait kitapçı dükkânı bombalandı. Eylemciler üstlerine olan itimatları nedeniyle fazla gayretli hareket etmedikleri için yakalandılar. Çok rahatlardı. Çünkü bir şey olmayacağını biliyorlardı. Terör elemanları, çalışılacak ortamı hazırladı kları için "görevlerini yerine getirmiş" olmanın huzuru içinde güvenlik birimlerince teslim alındılar. Terör nihayet başlamıştı. Artık terörle mücadele de devreye girebilirdi. Yalnız ortada küçük bir sorun vardı: Devlet sivil vatandaşlarını terörist yöntemlerle düzenli olarak bombalarsa bu etkinlikler çok partili parlamenter demokrasinin neresine yerleştirilebilirdi? |
Çok bombalı parlamenter demokrasi
-
Aa
+
a
a
a