Merhaba,
Bu sabah Açık Radyo haberlerinde sevgili Ömer Madra'yı dinlerken Güzin Abla ile ilgili haberin ortasında Açık Radyo'yu arabamın radyo hafızasından sildim... Kurulduğu günden bu yana hem dinleyicisi hem destekçisi olduğum bu radyoyu duyduğumda, yanılmıyorsam Ömer beyin Mao'yla fikren tanıştığı andaki kadar saf ve heycanlı idim. Ama bağımsız Türkiye'nin teminatı olan Atamızın bize biraktığı bu ordu bu konuştuklarınızı hak etmiyor. Bu ordu dünyadaki diğer militarist ordular gibi bir ordu değil. Kötü komutanları ve buna bağlı kötü yönetimlerin olduğu dönemler olmuştur ama TSK bir halk ordusudur halkın kurtuluş savaşını veren bir ordunun devamını ve geleneğini taşır.
Ülkemizin asıl sorunları dururken zekanızı anti militer olmak adına buna yöneltmek yönetimdeki işbirlikçilerle aynı açılımlar içinde olmak anlamına geliyor ya da kantarın topuzu biraz kaçmış oluyor.
Umarım olaylara farklı bir açıdan bakacağınız ve böyle yapmakla yanlış yapmışız diyeceğiniz günleri görürüz ..
Kısaca artık bir Açık Radyo dinleyicisi değilim.
İyi yayınlar dilerim.
Dr. Can Bamyacıoğlu
Merhaba Sayın Bamyacıoğlu,
Dinleyicimiz ve destekçimiz olmaktan vazgeçtiğinizi belirten mektubunuz bizi gerçekten üzdü. Hem radyo hem de dinleyicisi olarak ikimiz de kayıptayız herhalde. Açık Radyo'yu arabanızın radyo hafızasından silmiş olmanız da üzücü elbette. Ne var ki, Türkiye'de en azından iki yıldan beri medyada gittikçe yaygın bir şekilde ele alınan "darbe girişimleri" veya darbelere ortam hazırlamak üzere yapılmış propaganda, dezenformasyon, vb. çalışmalarını hafızanızdan silmek o kadar kolay olmayabilir. Bugünkü Açık Gazete programında sizi öfkelendiren veya üzen haber, farklı yayın gruplarına ait en az 7 günlük gazetenin (kimi 1 sayfalarında, hatta çoğunun manşetlerinde) yer alan bir haberdi: Bizim görebildiklerimiz : Milliyet, "Terör ve irticaya karşı film için milyonluk destek", (s. 19); Akşam, "Sivil toplum andıcında da Çiçek imzası", s. 1-15; Taraf, "Müebbetlik suç işledik; belgeyi imha edin" (Sürmanşet); Star, "Planlı Manşetler böyle yayınlandı" (Sürmanşet - s. 12), Zaman, "Cemevleri ve dedeleri tek tek fişlemişler" (Manşet), Yeni Şafak, "Mezhebe Göre Fişlemişler" (Sürmanşet); ve Radikal'in
1 sayfa manşeti.
Biz de esasen Radikal'in Manşetinden aktardık: "Güzin Abla'ya Asker Mektubu:
İddiaya göre TSK'daki cunta, irticayla savaşta Güzin Abla'ya 'örtünmeye zorlanan kızdan' mektup yazmayı tasarlamış." Aynı sayfada "Yeşilçam'lık film hayalleri: Konu, Müzik, Oyuncu Belli" ve "Önce Başlık, sonra Anket: TSK'ya güven yüzde 93'te!" başlıklı "kutu"lar da vardı.
Sayın Bamyacıoğlu,
Ordunun bunların konuşulmasını hak edip etmediğini, bu ordunun diğerlerinden farklı militarist olmayan bir ordu olupolmadığını bilmiyoruz, bunları değerlendirmek de bize düşmez. Ama Türkiye'de medyada bunların yaygın şekilde konuşulduğu bir gerçek. Biz de bunları aktarmazsak, radyomuzun Açık Gazete Programının eksik kalacağını, bir şekilde yayıncılık görevimizi yapmamış olacağımızı düşünüyoruz. Bütün bu gazeteleri ve talevizyon programlarında söylenenleri hafızadan silmek çok zor olabilir. Bu ihbar mektuplarıyla birlikte gönderilen yüzlerce dosyadaki iddiaların yanlış çıkacağını ummaktan başka çaremiz yok gibi görünüyor.
Bizi bugüne kadar dinlediğiniz ve desteklediğiniz için çok teşekkür ederiz, sağolun. Günün birinde yeniden görüşebilmek umuduyla. Sağlıcakla kalın,
Ömer Madra