13 Nisan 2007
Büyükanıt “Bu konuda bundan daha fazlasını söylememiz doğru olmaz. Meclis’in kararı olacak” dedi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, seçilecek cumhurbaşkanının aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) de başkomutanı olduğunu belirterek, “Hem vatandaş hem TSK’nın bir personeli olarak cumhuriyetin temel değerlerine sözde değil özde bağlı olan bir kişinin cumhurbaşkanı seçilecek olmasını umut ediyoruz” dedi. Orgeneral Büyükanıt, “Şimdiye kadar bu konuda hiçbir şekilde, hiçbir zeminde, hiç kimseyle konuşmadım. Bir hususu belirtmek istiyorum: Türk Silahlı Kuvvetleri’ni yalnız basın mensupları değil Türk milleti de yakından tanıyor. Bizim temel düşünce yapımızı, inandığımız temel değerleri, cumhuriyet ilkelerine, laiklik ilkesine bağlılığımızı bilmeyen kimse yoktur herhalde. Olamaz... Bu konulardaki hassasiyetimizi Türk milleti biliyor. Onun için bunları tek tek saymaya gerek yok. Bu değerler manzumesine sahibiz. Bir diğer önemli husus, seçilecek cumhurbaşkanı aynı zamanda TSK’nın başkomutanıdır. Bu yönüyle TSK’yı yakından ilgilendirmektedir. Biz hem cumhurbaşkanımızın hem de aynı zamanda başkomutanımızın Silahlı Kuvvetler ve Türk milletinin sahip olduğu cumhuriyetin temel değerlerine, anayasamızda ifadesini bulan laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti idealine, devletin üniter yapısına bağlı ama sözde değil özde, bunu davranışlarına yansıtacak şekilde bir cumhurbaşkanının oraya seçileceğine olan inancımı belirtmek istiyorum. Tabii ki yasal mevzuatı, anayasayı, hukuku, cumhurbaşkanı nasıl seçiliyor, bunların hepsini biliyoruz. Hem vatandaş hem TSK’nın bir personeli olarak cumhuriyetin temel değerlerine sözde değil özde sahip olan bir kişinin cumhurbaşkanı seçilecek olmasını umut ediyoruz. Bunu biz bilemeyiz. Karar Meclis’in kararıdır. Cumhurbaşkanlığı konusunda zaten bundan başka da bir şey söyleme durumunda değilim. Hukuken de hakka sahip değilim.” Büyükanıt, andıç tartışmaları ve darbe iddialarına da yanıt verdi. Genelkurmay Başkanı, Genelkurmay arşivini tarattığını fakat Özden Örnek’e ait olduğu iddia edilen günlükle ilgili ne bir yazışma ne de bir belge bulduğunu belirtti. ANDIÇ TARTIŞMASI Büyükanıt, andıç çalışmasının da bir taslak olduğunu ve birçok ülkede medya ile ilgili bu tür çalışmaların yapıldığını söyledi.Orgeneral Büyükanıt, “Andıç demek, karargah içinde bir karara varmak için hangi konuda çalışıyorsanız, ona tesir eden faktörleri bir kağıdın üzerine dökersiniz, sonra muhakeme edersiniz bir sonuca varırsınız. Her konuda olabilir. TSK’da akreditasyon vardır, doğrudur. Bu andıç taslaktır. Samimi olarak söylüyorum, ben görmemiştim daha. Neden akreditasyon vardır? Biz de isteriz olmasın. Türkiye’de bir PKK gazetesi yayınlanıyor, Gündem. Onun elemanı şimdi şuradaki sıralardan birine otursun, PKK’lı o... Nasıl arzu edeceksiniz? Aşırı dinci yönde yayın yapan da var. Başlık atıyor, ‘Türk askeri cuma namazının hangi gün kılındığını bilmez’... Esasında komedi. Bunu ifade eden de TSK’dan disiplinsizliği nedeniyle atılan bir binbaşı. Bu adamlarla biz niye çalışalım? Akreditasyon demek bazı mensuplarına ceza vermek demek değil, asla öyle görmüyoruz. Bütün basın mensupları bize kendilerini beğendirmek zorunda değildir, bizim böyle bir beklentimiz yok. Değerlendirmemizin temel esası, ‘Haber doğru mudur?’. Haber doğru olur, canımızı sıkar. Ona katlanmak zorundayız. Haberi yapana da kızmak durumunda değiliz. Doğru haberler bazen hoşunuza gider, bazen gitmez. Ne yapalım, buna katlanacaksınız.” GÜNLÜK KONUSUOrgeneral Büyükanıt, Nokta dergisinde yayınlanan günlükteki darbe iddiaları konusunda şunları söyledi: “Bir dergide bir kuvvet komutanımıza ait olduğu belirtilen notlar çıkmıştır. Ben bilgisayarın başına geçsem yazsam bir şeyler ve desem ki bunlar Murat Yetkin’in günlükleridir. İçine de kötü kötü şeyler yazsam bu doğru olur mu?” Büyükanıt “Bunları yayınlayan derginin yayın yönetmeni belge var mı sorusunu ‘günlüğün kendisi belge’ diyerek yanıtlıyor. Genelkurmay arşivinde hiç böyle bir belge ya da yazışma yok bizde. Hukuki işlem bilgi, belge ve tanıklara dayanır. Savcılar belgeleri talep etmeli” dedi. 14 NİSAN MİTİNGİOrgeneral Büyükanıt, TBMM Başkanı Arınç’ın 14 Nisan mitingiyle ilgili ‘ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) Başkanı Eruygur hakkında darbe iddiaları varken mitinge katılacaklar iyi düşünmeli” sözlerine, “Bu konuda bir yorum yapma yetkim yok. Bu çeşit toplantılar kanunlarla düzenlenmiş durumda. Yasal olarak izin alınmışsa böyle bir toplantıdan ürkmek anlaşılır değildir. Bir vatandaş olarak yasalalara uygun, şiddet içermeyen bir gösteri yapılıyorsa ben buna demokratik girişim derim. Ben olaya siyasi bir boyut olarak bakmıyorum. Hiç kimsenin rahatsız olmaması gerekir” diye yanıt verdi. BÜYÜKANIT’IN KONUŞMASINI DEĞERLENDİRDİLERFikret Bila (Milliyet Gazetesi Yazarı):Operasyon talebi kamuoyu önünde söylemez, bu bir tepkiSayın Genelkurmay Başkanı, cumhurbaşkanlığı konusunda tercihini açıkladı. Cumhuriyet değerlerine sözde değil özde bağlı bir cumhurbaşkanı umut ettiklerini söyledi.K. Irak’a operasyon konusuna gelince... Genelkurmay başkanları operasyon taleplerini kamuoyu önünde söylemez. Bu konuşmanın bir tepki olduğunu, caydırıcı etkisi olduğunu düşünebiliriz. Büyükanıt, K. Irak konusundaki politikanın yanlış olduğunu söyleyerek özeleştiri de yaptı. Barzani’ye verdiği cevap ise siyasi değil askeri bir yanıttı.Murat Yetkin (Radikal Gazetesi Ankara Temsilcisi):Kamuoyuna cumhurbaşkanının resmini çizdiBüyükanıt sözde değil özde bağlılık konusunda önce “inanıyoruz sonra, umut ediyoruz” dedi. Bunun inançtan çok beklenti olduğununu söyleyebiliriz. Bence Genelkurmay Başkanı cumhurbaşkanlığı konusunda bir resim çizdi ve bu resim kamuoyuna gösterildi. Günlükteki darbe iddiaları hakkında ise Genelkurmay arşvini tarattığını ne bir belge, ne bir dosya, ne de bir iz bulabildiğini söyledi. “İz” dedi, yani bilgisayarların hard disklerine kadar inceleme yapıldığına dikkat çekti. Çok önemli açıklamalardı bunlar.Tufan Türenç (Hürriyet Gazetesi Yazarı):Günlük konusunda yapılması gerekenler yapılmışBüyükanıt, Andıç’ın doğal olduğunu ama kendisinin haberinin olmadığını söyledi. Akreditasyon konusunda da “doğrudur doğaldır, bir sürü kuruluş bunu yapar” dedi. Günlük için yaptıkları açıklamadan ise yapılması gereken her şeyi yaptığı sonucu çıkıyor. Erdal Şafak (Sabah Gazetesi Başyazarı):Büyükanıt’ın konuşmasının ipuçları 16 Mart’taki konuşmasında vardıBüyükanıt her konuda kafalarda oluşan soru işaretlerini ortadan kaldırdı. Andıç açıklaması üzerine şunu söyleyebilirim ki dünyanın neresine giderseniz gidin tercih edilen ve edilmeyen gazeteciler vardır. Fransa’da Elysee Sarayı’na birkaç gazeteci dışında hiçbir gazeteci alınmaz. Barzani-Talabani konusunda da ayrım yaptı. Talabani Irak’ın bütünlüğünün simgesi durumunda. Barzani ise Irak’ta Türkiye’nin tanımadığı oluşumun başında. O yüzden Büyükanıt sık sık “sözde” ifadesini kullandı. Büyükanıt’ın sözleri Türkiye’nin Kuzey Irak politikasına olumlu yansıyacaktır. Ayrıca Büyükanıt’ın bu açıklamalarının ipuçları, 16 Mart’ta Harp Okulları’na yaptığı konuşmada vardı.http://www.ntvmsnbc.com/news/405388.asp