"Bayan Rotolo da kim?" diyebilirsiniz.Aslında belki aşinasınızdır kendisine. Bayan Rotolo, tam adıyla Suze Rotolo, Bob Dylan'ın efsanevî plağı 'The Free Wheelin' Bob Dylan'ın kapağındaki esas kız. Geçen ay yayımlanan kitabında 60'ları, Greenwich Village'ı, Dylan'ı, kısacası rock'n'roll yaşamları anlatıyor.
O yaz komşu evin büyük oğlu, ev sakinlerinden birinin deyimiyle, "bütün gün karga sesli bir adamın şarkılarını dinliyor"du. Karga sesli adam, komşunun kusursuz oğlu ve onun dinlediği müziğe kötü diyen biri. İşte kıyametin kopmasına sebep olan cümle tam da buydu. Yerden yüksekliği bir metreden biraz fazla olan bir kız çocuğu, hayatında tanıdığı en muhteşem erkeğin müzik zevkinin eleştirilmesine kızıp ortalığı hallaç pamuğu gibi atmıştı. Herkes öfkesinin sebebini anlamıştı tabii. Dudaklarının kenarına ilk aşka düşene acıyan alaycı bir gülümseme asıp, "seninki" diye bahsetmeye başlamışlardı komşunun oğlundan. O yaz ev ahalisinin bir güzel maskarası olmuş, müzik tanrısına inanmaya başlamış ve işte ucundan âşık bile olmuştu.
Komşu evden gelen müzik, bavullar toplanıp koltukların üzerine eski beyaz çarşaflar serilene dek hiç susmadı. Komşunun oğlu, o yaz sonu tahsiline devam etmek için uzaklara gitti.
Giderken plaklarından birini kız çocuğuna bıraktı. Şu üzerinde Bob Dylan'ın karlı bir yolda, bir kadınla kol kola girmiş fotoğrafının olduğu 'The Free Wheelin' Bob Dylan'ını. Plağı, pikabı olmadığından uzun süre hiç dinleyemedi,ama kapağına bakmaktan aylarca kendini alamadı. İşte o fotoğrafın esas kızı Suze Rotolo, sessizligini geçen ay nihayet bozdu.
İnsanı kıskandıran bu meşhur fotoğrafın çekilmesinden neredeyse 50 yıl sonra Bob Dylan ile geçirdiği yılları, 1960'ların Greenwich Village'ını anlatan bir kitap yayımladı. Broadway Yayınları'ndan çıkan, 384 sayfalık kitabın adı, "A Freewheelin' Time: A Memoir of Greenwich Village in the Sixties".
1964 yılında ayrıldıkları günden sonra, Dylan ile olan ilişkisine dair sorulan her soruyu yanıtsız bırakan Rotolo'ya neden Dylan ile geçirdiği zamanları şimdiye dek anlatmadığı sorulduğunda verdiği cevap bile, kitabı alıp okumak için yeterli bir sebep: "Birinin gayet de insan olduğunu bildiğiniz zaman, insanların onu tanrı gibi görmeleri ya da göstermeye çalışmaları sizi bayağı bir rahatsız ediyor. Ben doymak bilmez bir Dylan junkie'si değilim ki."
1961 yılının Temmuz ayında bir folk konserinde Bob Dylan ile tanıştığında, 17 yaşında olan Suze Rotolo, İtalyan asıllı işçi sınıfına mensup bir aileden geliyor. Komünist bir aileden. Yani kendisi, "kızıl bezli" denilenlerden. Son derece özgürlükçü bir ortamda ailesinin yaşadığı Queens'te büyümüş. Ruhunu bir nebze daha serbest bırakabilmek için hayatının baharında, tası tarağı toplayıp Greenwich Village'a taşınmış. Kendini bulmaya çalışırken Dylan'ı bulmuş. O konserden sonra, 4 yıl boyunca hiç ayrılmamışlar. Taa ki Bayan Rotolo, kendini gölgede üşürken bulana dek.
Sanata istidatı olan ve halen kendisini bir kitap sanatçısı olarak tanımlayan Suze Rotolo, Dylan'ı, William Blake, Bertolt Brecht ve Arthur Rimbaud ile tanıştırmakla kalmamış, politik tavrı ile de ona ilham vermiş. Dylan, Robert Shelton'ın kaleme aldığı biyografisinde Rotolo'nun hayatındaki yerini şu sözlerle özetliyor: "Geceleri, o uyurken şarkılar yazar, sonra da 'olmuş mu, bu böyle denir mi?' diye sorardım. Anne ve babasının sendikalarla bağlantısı olduğunu biliyordum, herkese eşit haklar mevzularına benden çok daha önce kafa yormaya başlamıştı o."
2005 tarihli Martin Scorcese imzalı, kendisinin de göründüğü 'No Direction Home: Bob Dylan'ı izledikten sonra, kendi hikâyesini yazmaya karar vermiş Bayan Rotolo. "Elbette herkes için mühim yıllardı o yıllar. Benim için, Bob için. Hepimiz hayatın şiirinin peşindeydik. Bir de ben, anlatmak istedim yaşadığımız o günleri. Hepsi bu" diyor "kitabı nasıl yazmaya karar verdiniz?" sorusuna.
Bob Dylan'ın resmi sitesindeki yazısında, Princeton Üniversitesi'nden tarih profesörü Sean Wilentz, Suze Rotolo'nun kitabıyla Amerikan tarihine ayna tuttuğunu, bizlere Amerikan kültürünün nereden ve hangi zamanlardan beslenerek bugünlere geldiğini hatırlattığını söylüyor. Bir uzmanın sözlerine karşı gelmek haddimize değil elbette, ama bize sorarsanız, "A Freewheelin' Time: A Memoir of Greenwich Village in the Sixties" bundan fazlasını yapıyor. Dylan'ın gitarındaki yedinci tel olmayı reddeden Suze Rotolo özelinde, gölgede kalan, ama aslında göz kamaştıracak kadar ışıltılı olan kadınlar hakkında da çok şey anlatıyor.
İtiraf edelim ki o fotoğrafın esas kızını uzunca süre pek bir kıskanmıştık. Lakin kaleme aldığı satırları okuduktan sonra, kendisine kanımız kaynadı. Gelse de İstiklâl'de beraber şöyle bir salınsak, bir iki tek atıp, müzikten, hayattan, biraz da Bob Dylan'dan konuşsak diye geçti aklımızdan.