23 Mayıs 2008
Londra merkezli insan hakları kuruluşu, Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), insan hakları ihlallerinin yaşanmaya devam ettiğini söyledi. Yıllık insan hakları raporunu yayımlayan örgütün Genel Sekreteri Irene Khan, dünya hükümetlerini, 60 yıl önce kabul edilen insan hakları evrensel beyannamesinin gereklerini yerine getiremedikleri için özür dilemeye ve dünya liderlerini insan hakları alanında somut adımlar atmaya çağırırdı. Örgütün yıllık raporunda, insanların dünyanın en az 81 ülkesinde işkence gördükleri veya kötü muameleye tabi tutuldukları bildirildi. 150 ülkedeki insan hakları ihlallerinin ele alındığı raporda, en az 54 ülkede insanların adil yargılanmadığı ve 77 ülkede özgür ifade olanağının bulunmadığı belirtildi. 'Türkiye'de milliyetçilik ve şiddet arttı' Uluslararası Af Örgütü, raporun Türkiye bölümünde, siyasi belirsizlik ve ordu müdahalelerinin yaşandığı, ülkede milliyetçiliğin ve şiddetin arttığını belirtti. Örgütün daha önceki raporunda değindiği hak ihlallerinin aynı şekilde devam etiği gözlenirken, 2008 Raporunda da, ifade özgürlüğü kısıtlamalarına ve suçların cezasız kalmasına vurgu yapıldı ve Türk Ceza Kanunu'nun 301'inci maddesinden yargılananlarda artış olduğu savunuldu, Raporda Hrant Dink suikastiyle ilgili olarak, "Güvenlik güçlerinin sorumluluğu tam olarak araştırılmadı" denildi. Malatya'daki Zirve Yayınevi cinayetine yer verilen raporda, "Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasındaki çatışmaların artması, insan hakları ihlallerine yol açtı" ifadesi de yer aldı. "Suçların cezasız kalması" başlığı altında da Mardin Kızıltepe'de Ahmet Kaymaz ve oğlu Uğur Kaymaz'ın öldürülmesi davasında yargılanan 4 polisin beraat etmesine ve Şemdinli davasının tahliyeyle sonuçlanmasına yer verildi. Raporda kolluk kuvvetleri tarafından işkence yapıldığına dair birçok iddianın ortaya atıldığını ve güvenlik güçlerinin aşırı güç kullanmaya devam ettikleri vurgulandı. Örgüt ayrıca, ülkedeki insan hakları ihlallerinin artışında, Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasında Mayıs ayından itibaren artan çatışmaların da etkisi olduğu kaydedildi. Raporda şiddeti savunmayan ifadelerin yasalarla ve uygulamalarla sınırlandığı, avukatlara, gazetecilere ve insan hakları savunucularına baskı uygulandığı, tehdit edildikleri ve yargılandıkları da belirtildi. Kuşkulu ölümler İnsan hakları ihlallerine karışan kolluk kuvvetleri mensuplarının etkili bir şekilde yargılanmadıklarını vurgulayan raporda, Polisin Vazife ve Salahiyetleri Kanunu'nda yapılan değişikliklerle polis memurlarına öldürücü güç kullanma hakkı tanındığına da yer veriliyor. Af Örgütü yıllık raporunda ayrıca, kolluk kuvvetlerinin karıştığı tartışmalı koşullarda ölümlere de yer veriliyor ve Ağustos ayında gözaltındayken ölen Nijeryalı sığınmacı Festus Okey ve Tunceli'nin Hozat ilçesinde Bülent Karakaş'ın öldürülmeleri olayı örnek gösteriliyor.
http://www.agos.com.tr/index.php?module=news&news_id=8079&cat_id=2