34 kişinin öldüğü yerde...

-
Aa
+
a
a
a

2 Mayıs 2007Reha Muhtar

Arkadaşım bir önceki gece söylediğinde Vali’nin yapacaklarını, anlamıştım başımıza gelecekleri...“Demokrasi demokrasi”diye yırtınanların, türbanı Çankaya’ya demokrasi abidesi olarak sokmaya çalışanların, bir Taksim Meydanı’nı bir Mayıs günü, ölülerin anısına açmalarını mı bekleyecektim ki?..Ne naif bir beklenti!..Ne saf ve beyhude bir özlem!30 yıldır hâlâ bitmek bilmeyen ne zavallı bir umut...Demokrasinin D’sini özümsememişlerin demokrasiyi okuyabileceklerini sanan ne öksüz bir çaba...

***Küçücük kız çocuklarının başlarını örterek gecenin bir yarısı onlara ilahi okutmak demokrasi!..Denizli’nin Tavas ilçesindeki Nikfer beldesinde küçücük yerde 4 camiyi boşverip, Atatürk İlköğretim Okulu’nu kadınlara vaaz vermek için açmak da müthiş demokratik!!! Ama Taksim Meydanı’nında 30 yıl önce, bu ülkedeki karanlık güçlerin provokasyonlarında öldürülen 34 kişinin ölümünün anısına saygı duruşunda bulunmak, karanfil atmak, iki slogan haykırmak için Taksim Meydanı’nda toplanmak antidemokratik...Sevsinler sizi!..Sevsinler sizi ve demokrasinizi!..Sevsinler sizin demokratlığınızı!..Sevsinler sizin antimilitarist kimliğinizi!..Sevsinler sizin sivil toplumcu hümanizminizi!..***Batı’nın da demokrasisi var... O demokrasiler, vakt-i zamanında Gladyo’ların, kontrgerillaların karıştıkları cinayetleri mahkum ederek, o olaylarda ölenleri demokrasi şehidi sayarak, onların anılarını canlı tutarak, bir demet karanfili anıtlarından esirgemeyerek demokrasilerini yaşatırlar...Demokrasileri demokrasi yapan budur...Türbanın Çankaya köşküne çıkmasını “en büyük demokrasi mücadelesi” haline getirenlerin, dünyanın kutladığı 1 Mayıs mitinginde 30 yıl önce öldürülen 34 kişinin anısına Taksim Meydanı’nda bir yürüyüşü bile çok görmelerini anlayabiliyor musunuz?..34 kişinin kişinin ölümüne 30 yıl sonra bir anmayı bile çok gören bir demokrasi anlayışına “antimilitarist ve demokrat” diyorlar bugünlerde Türkiye’de...Vah Türkiyem vah...Vah demokrasim vah...***

30 yıl önce eniştemi kaybettiğim gün, İstanbul’a indiğimde görmüştüm Taksim mitingine giden yüzbinlerce insanı...Mutluydular ve demokrasi diye haykırdılar...Bilmiyorlardı ki birkaç saat içinde Taksim’in ortasındaki Intercontinental’in tepesinden makinalı tüfeklerle taranacaktılar...İzdihamda ölüp gidecektiler...Yaralanıp kanlar içinde kalacaktılar...30 yıl önce Türkiye’deki iktidarlar, “Yolların yürümekle aşınmayacağına” inanırdılar...Hayata demokratik bakmazdılar... “Faşist değiliz” deseler de faşizmi o kadar korkunç bulmazdılar...30 yıl önce, bu atmosferde Taksim’in ortasında öldü 34 kişi...O günlerdeki kadar “sosyalizm tehlikesinin” iktidarlar için kalmadığı, yüzbinlerin yerini sadece binlerin aldığı bir grubun kendi halinde 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamasına bile müsaade etmediler...Sevsinler demokrasilerini...Sevsinler sivil toplum özlemlerini...Sevsinler antimilatirst hümanistliklerini...Taksim’de 1000 kişiyi birden gözaltına alacaksın...Demokrasi şehitlerinin anısına kırmızı karanfil bırakmak istediler, iki de slogan haykırdılar diye...Çankaya’ya türban çıkarsa ülke demokratlaşacakmış...Sevsinler sizin demokrasinizi...Vah Türkiyem vah...Vah demokrasim vah...Türkiye’deki demokrasi adına!..El-fatiha!!!

http://www7.gazetevatan.com/root.vatan?exec=yazardetay&tarih=02.05.2007&Newsid=117969&Categoryid=4&wid=136