Açık Gazete: 22 Ocak: BM Güvenlik Konseyi Acil Toplantısının Kararını Beklerken

Açık Gazete
-
Aa
+
a
a
a

Ülke savaşa girdi. Açık Gazete'de bugün Türkiye’nin 20 Ocak cumartesi, TSİ 17:00 itibariyle komşu Suriye’nin kuzeybatısında bulunan ve Kürtlerin (YPG) kontrolünde bulunan Afrin bölgesine yönelik olarak başlattığı “Zeytin Dalı” harekâtı üzerinde konuştuk.

Ülke savaşa girdi. Programda Türkiye’nin 20 Ocak cumartesi, TSİ 17:00 itibariyle komşu Suriye’nin kuzeybatısında bulunan ve Kürtlerin (YPG) kontrolünde bulunan Afrin bölgesine yönelik olarak başlattığı “Zeytin Dalı” harekâtı üzerinde konuşuldu. İlk gününde 72 savaş uçağının katıldığı bir bombardımanda 108 hedef vurulduğu açıklandı. Eşzamanlı olarak Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adlı grubun da karadan girerek, Afrin’e doğru ilerlediği, gece boyunca ise sürekli obüs ve top atışlarının gerçekleştirildiği belirtildi. YPG ilk günün sonunda 6sı sivil 9 kişinin öldüğünü, 13 sivilin de yaralandığını bildirdi.

İkinci gün TSİ 11:05’te TSK kara birliklerinin Suriye’ye girdiği, ÖSO ile birlikte Afrin içinde ilerlemeye başladığı, 5 km ilerlediği, bir köyü ele geçirdiği, 32 uçakla 45 hedefin vurulduğu, toplam 153 hedefin vurulmuş olduğu bildirildi. TSK ile ÖSO birliklerinin birlikte ilerlediği, ilerleyen kara birliklerine savaş uçakları ile hava desteği verildiği açıklandı. Afrin’den Reyhanlı ve Kilis’e 15 roket atıldığı, 1 ölü, 53 yaralı olduğu belirtildi. Ayrıca, çok sayıda tank ve zırhlı aracın, Hatay’daki sınır birliklerine gönderildiği açıklandı.

Ülke içinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) harekata destek veren açıklamalar yaparken, bir diğer muhalefet partisi Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise karşı çıktı.  CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, harekata desteklerinin tam olduğunu belirtti. MHP lideri Devlet Bahçeli de "Ya Afrin yıkılsın ya da teröristler yakılsın!" dedi.

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen ise atılan bombaların sadece dağlara değil, "halkların ortak gelecek kurmasına da" yönelik olduğunu söyledi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı HDP Sözcüsü Bilgen ve Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla soruşturma başlattı. İstanbul Kadıköy ve Avcılar’da “Savaşa hayır!” diyerek toplanmak isteyen eylemcilere polis engel oldu.

Medya organlarının önemli bir bölümü Zeytin Dalı’na haber ve manşetleriyle verirlerken, İTO, MÜSİAD, TOBB, Hak-İş, TÜSİAD, İHKİB, TİKAD ve TÜMSİAD gibi iş dünyası STK’larından tam destek geldi. Dünya basınında da geniş yer verilen operasyonu “riskli” diye nitelendiren yayın organları vardı.

Türkiye'nin Afrin operasyonu, haliyle dünyanın da en önemli gündem maddeleri arasına girdi.

ABD, Türkiye'nin askeri operasyonun kapsam ve süresinin sınırlı olması gerektiğini belirtip sivil kayıpların önlenmesi için itidalli davranması çağrısı yaptı. Rusya Dışişleri Bakanlığı da operasyonu kaygıyla izlediklerini belirterek, taraflara itidal çağrısı yaptı.İran, operasyonun hemen sonlandırılmasını istedi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, operasyonu "vahşi saldırganlık" olarak nitelendirdi. Fransa ise Türkiye'ye operasyonu durdurma çağrısı yaptı ve BM Güvenlik Konseyi'ni "insani duruma yönelik ciddi riskleri" değerlendirmek üzere acil toplantıya davet etti.

Operasyon 3. gününe girerken BM Güvenlik Konseyi’nin Fransa’nın acil çağrısı üzerine yapacağı olağanüstü toplantı beklenmekteydi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Bakanlık olarak böyle bir ihtimal görmediklerini açıkladı: “Fransa veya bir başka ülke konuyu BM’ye götürcek olusa terörün yanında olan ülke konumuna düşerler. Bizim operasyonumuzu BM’ye götürme ihtimalini biz görmüyoruz. Bize Fransa’dan gelen açıklamalar da bu yönde.”

Ancak, dünyanın tüm ülkelerini kapsayan tek örgüt olan BM’nin üyesi olan tüm ülkeler gibi Türkiye de Antlaşma ile bağlı ve onu uygulamak yükümlüğülüğünde. BM Antlaşmasının 2/4 Maddesinde şöyle deniyor:

“Tüm üyeler, uluslararası ilişkilerinde gerek herhangi bir başka

devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasal bağımsızlığa karşı, gerek

Birleşmiş Milletler’in Amaçları ile bağdaşmayacak herhangi bir biçimde

kuvvet kullanma tehdidine ya da kuvvet kullanılmasına başvurmaktan

kaçınırlar.”

Türkiye bütün diğer üye dünya ülkeleri gibi bu madde ile hukuken bağlı. Bu bağlayıcı yükümlülüğün tek istisnası ise, BM Antlaşması’nın 51.maddesinde öngörülen “meşru müdafaa” hali. Zaten, Türkiye’nin ilk günden itibaren operasyonu uluslararası hukuktan doğan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde yürüttüğünü açıklaması da bu sebebe dayanmakta. madde metni şöyle:

Madde 51- Bu Antlaşma’nın hiçbir hükmü, Birleşmiş Milletler üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğin korunması için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez. Üyelerin bu meşru savunma hakkını kullanırken aldıkları önlemler hemen Güvenlik Konseyi’ne bildirilir ve Konsey’in işbu Antlaşma gereğince uluslararası barış ve güvenliğin korunması ya da yeniden kurulması için gerekli göreceği biçimde her an hareket etme yetki ve görevini hiçbir biçimde etkilemez.” (Vurgular bizim.)

Yani, başka bir ülke toprağına yapılacak müdahale, tümüyle meşru savunma amaçlı olması halinde dahi, ancak Dünya Örgütünün gerekli müdahaleyi yapmasına kadar mümkün olabilir. Üye ülkelerin Dünya örgütünün bu kurulundan çıkacak bağlayıcı kararı uygulamama seçeneği ise –üyelikten çıkmadığı sürece– mevcut değil.

Sonuç olarak, 22 Ocak 2018 Pazartesi günü TSİ 18:00’de yapılacak BM Güvenlik Konseyi olağanüstü toplantısından çıkacak kararı bekleyerek, programımızı kapattık.

Vakanüvis ÖM
 

Şarkıcı / YorumcuParça AdıAlbüm AdıSüre
Victor Jara JUAN SIN TIERRA
John Lennon Give peace a chance
Shirelles Soldier Boy