İstanbul Film Festivali'nde gösterilmeden önce Sinema Denetleme Kurulu'nun sansürüne uğrayan Zer, önce mecburen Yönetmeni Kazım Öz tarafından seyirciyi de 'oyuna' katmak için karartılarak yayınlanan sahneleri ile konuşulsa da bundan daha fazlasını hakediyor. Öz Açık Dergi'nin stüdyo konuğuydu.
Bahoz, Şavaklar ve Bir Varmış Bir Yokmuş gibi yapıtlarından hatıralayabileceğimiz yönetmen Kazım Öz son filmi Zer'i konuşmak üzere bu hafta Açık Dergi'nin konuğuydu.
Geçtiğimiz Film Festivali'nde Zer'in Sinema Denetleme Kurulu'nca gösterilmesi uygun bulunmayan (yani sansürlenen) sahnelerini, filmden çıkarmak yerine, karartarak izleyiciye sunmayı ve bu şekilde "izleyiciyi de [konuya] dahil etmeyi" beceren Kazım Öz, Zer'de New York'tan Dersim'e uzanan, kuşaklararası olduğu kadar çok şahsi bir keşif ve arayış hikâyesini, kurmacanın yanısıra belgesel ögelerle önümüze seriyor.
Kendisine ülkenin altında bulunduğu baskı ortamına dair görüşünü sorduğumuzda "Karanlıkta aydınlığı görmek gerek," diyor Kazım Öz.
Maalesef biz Açık Dergi için Öz'le buluştuktan sadece dört gün sonra, Sinema Denetleme Kurulu Zer'in söz konusu karartılmış sahnlerle izleyici karşısına çıkan versiyonunu da uygunsuz buldu.
Film artık sansürlenmiş halde vizyonda. Üstelik altmışın üzerinde kopyayla Türkiye çapında vizyon görecek olan Zer'in iktidar tarafından yeterince baskıya maruz bırakıldığı yetmiyormuş gibi, kimi sinemalar Zer'in uygunsuz olduğuna Sinema Denetleme Kurulu'ndan daha çok inanıyormuşcasına, filmi sansürlü olarak bile göstermemeye karar verdiler.
Zer onbir kopyayla vizyonda. Gidip izleyin.