Kültürel Miras Ve Koruma: Kim İçin? Ne İçin? Kayıt Arşivi
Podcast kanalları ve üyeliği hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayın.
Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi ANAMED Galeri’de açılan 'Kuşbakışı Filistin' adlı sergiyi küratörlerinden Prof. Dr. Zeynep Çelik ile konuşuyoruz. Sergi, Filistin coğrafyasında geçmişten günümüze süregelen 'kuşbakışın' detaylı enstantanelerini sunarak Filistin topraklarında yaşanan hükümranlık, kolonileştirme ve işgalin tarihsel boyutunu ve sonuçlarını irdeliyor. Kuşbakışı teknolojileri, havadan gözetleme ve uzaktan kontrollü havadan saldırı araçlarına dönüşerek bugün Gazze’nin canlısı ve cansızı ile tümden yıkımını gerçekleştiriyor. Sergiye çok sayıda sanatçı işi eşlik ediyor. Sanatçı işlerinde yeni uydu ve drone teknolojileri verilerinin Filistinliler ve insan hakları savunucuları tarafından nasıl direniş ve hak arama aracı olarak kullanıldığını görüyoruz.

Kuşbakışı Filistin: Tarihsel, politik ve kültürel bağlamda Filistin toprakları nasıl gözlenmiş?
İBB Miras bünyesinde başından beri sahada olan, uygulamaları birebir yapan ve yöneten Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı Kültür Varlıkları Projeler Şube Müdürü Merve Gedik ve Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı, Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü konservatörlerinden Nazım Can Cihan ile halen tutuklu olan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mahir Polat’ın 2019’da kurulmasında öncülük ettiği İBB Miras’ın ilkelerini, amaçlarını, uygulamaya koydukları önleyici ve sürekli koruma ve tarihi varlıkları hayata yeniden kazandırma yaklaşımlarını konuşuyoruz.

İBB Miras’ın Küçük Eserler için Büyük Çalışmaları
19 Mart 2025 Çarşamba günü İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimine yapılan benzeri görülmemiş antidemokratik müdahale üzerine, demokratik hakları savunan, baskılara direnen binlerce insan günlerdir burada toplandığı Saraçhane “meydanı” İstanbul'daki protestoların odağı oldu. Konuğumuz Pelin Pınar Giritlioğlu ile tarihi içinde önemli kırılma noktalarına da işaret ederek İBB’nin bugünkü gücüne ve etkisine nasıl ve hangi politikalarla ulaştığını konuşuyoruz ve Saraçhane’ye politik itiraz ve direniş mekanı olarak yeni bir anlam kazandıran kent dinamiklerini Taksim gibi öncülleri ile birlikte değerlendiriyoruz.

İstanbul'un kalbi Saraçhane’de!
Burada yavaş yavaş çoğalarak toplanan sanatçılar Tokatlıyan Han’da başka türlü bir değer buldular; onlar, yüzyılı aşkın zamandır burada var kalmış, içinden çok farklı yaşantılar geçmiş olan bu binanın sürmekte olan yaşamına usulca katılarak bu mekân ile bir bağ, kişisel bir ilişki kurmuşlardı. 'Polifonik bir Bahçe' sergisi ile bu mekan ile kurdukları bağları ve ilişki kurma biçimlerini sundular, Tokatlıyan Han’ı da bu bağlar üzerinden tanıttılar izleyenlere.
Zamanında sergiyi bu programda konuşamadık, o nedenle şimdi serginin küratörü Eda Yiğit ile daha çok bu bina üzerinden; kendisinin ve sanatçıların Tokatlıyan Han ile kurdukları bağı, nasıl ilişkilendiklerini, bu bağın sergiyi nasıl yarattığını, nasıl devam edeceklerini, bu binanın geçmişten gelen ve halen var olan gücünü, etkisini konuşuyoruz. Büyük bir restorasyon ve yeniden işlevlendirme furyası ile karşı karşıya olduğumuz zamanlarda bu özel mekanı böyle sakince korumanın, değerlendirmenin buradaki yaşantıyı sürdürmenin ihtimallerini ele alıyoruz.

Tokatlıyan Han’ın sanatçı sakinleri; ona usulca bağlanarak değerlerini ortaya çıkaranlar: Polifonik Bir Bahçe
2023 yılının başında yaşanan depremlerin üzerinden iki yıl geçmiş olduğu bugünlerde, deprem konusu etrafında kitaplar ardı ardına yayınlanmakta. Bu kitaplardan; yakın zamanda İstos Yayınları'ndan çıkan, Nehna tarafından hazırlanan Deprem Sonrası Antakya: Tanıklıklar, Miras ve Gelecek başlıklı önemli bir tanesini, kitabın editörleri Anna Maria Beylunioğlu ve Jose Rafael Medeiros Coelho ile konuşuyoruz.
Kitapta çok sayıda yazardan; çok farklı ağızlardan, uzmanlık alanlarından kişilerin yorumlarından, en önemlisi Antakyalılardan depremi ve depremin yarattığı durumları okuyoruz. Çok fazla kullanılan ve biraz da tüketilmekte olan tanım; “Antakya’nın çok kültürlü kimliği” nasıl kurulmuş, evveli, aslı neymiş, bugüne nasıl gelmiş, deprem felaketinden nasıl etkilenmiş, kitaptaki yazılar bunları çok farklı yönlerden ele alarak çözümlüyor ve somut bilgilere dönüştürüyor. Kitap, Korku: Tanıklıklar, Endişe: Deprem, Antakya, Toplum ve Umut: Antakyalılık, Tarih ve Miras temalarıyla tanımlanan üç bölümde gruplanmış yazılardan oluşuyor.

Evveli, depremi ve sonrasıyla Antakya ve Antakyalılık kimliğinin çok bakışlı bir manzarası: Deprem Sonrası Antakya: Tanıklıklar, Miras ve Gelecek
Hatay’ın Defne İlçesi’nde yer alan ve depremler sırasında en çok tahrip gören yerlerinden birisi olan Çekmece Mahallesi’nde deprem ertesinde gerçekleştirilen bir katılımcı mimarlık ve planlama projesini konuğumuz Şule Can ile konuşuyoruz. Antakyalıların söz sahibi olduğu bir yeniden inşa sürecinin nasıl başarılabileceğine ilişkin Çekmece Mahallesi katılım çalışmalarından çıkan sonuçları ele alıyoruz.

Defne, Çekmece Mahallesi'nde katılımcı mimarlık ve planlama yoluyla yeniden yapılanma projesi: Mahallelilerin söz sahibi olduğu bir yeniden inşa süreci nasıl başarılabilir?
Türkiye Mimar Mühendis Odalar Birliği Mimarlar Odası ve Gaziantep Kent Konseyi’nin 7 Şubat 2025’te Gaziantep’te düzenlediği “6 ve 20 Şubat Depremlerinin İkinci Yılında Afet ve Mimarlık” başlıklı Arama Konferansı koordinatörü Doç. Dr. Koray Güler ile konferansı ve çalışma gruplarından elde edilen sonuçları konuşuyoruz. Afetlere yaşam alanlarımızı nasıl hazırlayacağız sorusu önümüzdeki en acil gündem maddesi olarak durmaya devam ediyor.

Afet ve Mimarlık: 6 Şubat depremlerinden ne öğrendik
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli 6 ve 20 Şubat 2023 depremleri ardından, iki sene sonra, doğal ve kültürel miras beşiği Hatay’da barınma, kent ve kültürel miras hakları bakımından ne durumda olduğumuzu konuğumuz Dr. Zehra Güngördü ile konuşuyor ve kendisiyle sahadaki uygulamalar barınma, yerinde dönüşüm ve koruma sorunlarına cevap verebilecek mi; yerlerinde yaşamaya çalışanlar açısından mevcut durum nasıl görülüyor; Antakya tarihi merkeze ilişkin yeni askıdan inen koruma amaçlı imar planı ne öneriyor gibi soruları ele alıyoruz.

Depremden iki yıl sonra Hatay barınma, kent ve kültürel miras hakları bakımından ne durumda?
Konuklarımız Antakya Performative Collective’den Melisa Kurtuluş ve davetli sanatçılardan Murat Germen ile Antakya Performative Collective ve Janus Artzine’in bir araya gelerek yürüttükleri projenin Antakya’da açılan 'Sıfır Noktasında Sanat' başlıklı sergisini, sergi için yaptıkları çalışmaları, veri toplamanın ve iş birlikleri ile çalışmanın ve dayanışmanın önemini konuşuyoruz.
VAHA tarafından desteklenen bu projenin amacı, Antakyalıların deprem sonrası iyileşme sürecine sanat yoluyla katkıda bulunmaktı.

6 Şubat Depreminin ikinci yılında, 'Sıfır Noktasında Sanat'ta birleşmek!
Konuğumuz ICOMOS- ISCoAH Komite Başkanı Gai Jorayev ile Ay’ın World Monuments Fund'ın 2025 World Monuments Watch listesine alınması vesilesiyle aya ayak basmış insanların geride bıraktıkları fiziki izlerin tam olarak neler olduğunu ve bunların neden insanlığın somut ve somut olmayan kültürel mirasının bir parçası olarak görülmeleri gerektiği konuşuyoruz.

Ay’ı Takipteyiz: Kültürel miras gündemi uzaya açıldı