2025'in ilk albümleri

-
Aa
+
a
a
a

Bu haftaki programımızı 2025'in ilk iki ayında yayınlanan albümlere ayırdık. Program boyunca Solann, Pierre Lapinte, Thomas Fersen ve Zaza Fournier gibi isimlerin yepyeni çalışmalarına kulak verdik.

Solann

Programın açılışını Tim Dup ile yaptık. 1994 doğumlu sanatçı, Hair müzikalinin en ünlü şarkılarından Let the Sunshine in ya da Fransızcasıyla Laissons-entrez le soleil’i yepyeni bir düzenlemeyle seslendirdi. Fransızca sözleri Jacques Lanzmann ve Bertrand Castelli imzalı parçayı ilk olarak Julien Clerc, 1969 yılında, kendisine şöhretin kapılarını açan Hair müzikalinin Fransız versiyonuyla kaydetmişti.  Parçayı aynı yıl, 2 Mart'ta aramızdan ayrılan Herbert Léonard, 1970’te de, müzikalde Julien Clerc’in rolünü devralan Gérard Lenorman yeniden yorumlamıştı.

1981’de Québec’te dünyaya gelen Pierre Lapointe, kariyerine 2000 yılında başlamış ve kısa sürede ülke çapında şöhrete kavuşmuştu. 2014'te, La Rochelle’de düzenlenen Les Francofolies festivaline katılmasının ardından adını Fransa’da da duyuran sanatçı, hem Québec’te hem de Fransa’da piyasaya çıkan yedinci stüdyo albümü “La Science du cœur” ile son derece olumlu eleştiriler aldı. En son 2022’de "L'heure mauve" adlı albümle ziyaret etmişti Lapointe müzik marketleri, sanatçının yeni albümü “Dix chansons démodées pour ceux qui ont le cœur abîmé” – “Kalbi kırık olanlar için on demode şarkı” da 24 Ocak’ta piyasaya çıktı. Fransız şansonunu yaratan, ona şekil veren ve asalet kazandıran Charles Aznavour, Jacques Brel ve Barbara gibi isimlere bir saygı duruşu niteliği taşıyor albüm bir anlamda. Adından da anlaşılabileceği gibi daha çok klasik şanson altyapısına sahip on şarkıdan oluşan albümün açılış parçası olan Toutes tes idoles’de de tüm bu efsanevi isimlere ithafta bulunarak onların hayranlarına sesleniyor Lapointe ve: “Tüm idollerin öldü çoktan ve onların şarkıları bir şekilde, okuduğun dualar kafanın içinde, her şey çok hızlı gittiğinde, taklit ettin onların hareketlerini, tiklerini, kullandın eski moda yöntemlerini ve emin görünmeye çalışıyorsun kendinden, unutmak için bir korkak gibi hissettiğini” diyor.

14 Şubat'ta düzenlenen 40. Les Victoires de la Musique töreninden, En İyi Sahne Çıkışı ödülüyle ayrılan Yoa, ilk stüdyo albümü “La favorite”i 31 Ocak’ta piyasaya sürdü. Tam adı Yoanna Bolzli olan sanatçı 24 Aralık 1998’de yani bir Noel gecesi, Kamerunlu bir anne ve İsviçreli bir babanın kızı olarak Paris’te dünyaya gelmiş. Yedi yaşında piyano çalmaya başlamasının ardından eğitimini güzel sanatlar alanında tamamlayıp kariyerine tiyatro oyunu yazarlığıyla başlamış. 2020-2022 yılları arasında aynı zamanda kaleme aldığı bir oyunda sahne almasını ardından yine 2022’de "Chansons tristes" adlı EP’yi yayınlamış. Yine ayın yıl, Le Printemps des Bourges ve Les Francofolies gibi prestijli müzik festivallerinde izleyici karşısında çıktıktan sonra da 2024 başında yayınladığı ve 2020’lerin “drama queen”lerinden söz ettiği Matcha Queen adlı single’la tüm dikkatleri üzerine çekmiş. İlk stüdyo albümünün ismi için Yorgos Lanthimos’un 2018 tarihli The Favourite adlı filminden ilham almış Yoa. Albümle ilgili de: “Üzerinde çalışmaya başlar başlamaz kendi arzularımı dinleme hedefine odaklandım. Bugün bunu başardığımı hissetmiyorum.” diyor. 

Konservatuvarda piyano eğitimi almasının ardından müzik kariyerine yirmi beş yaşında başlayan Ben Mazué, 2010’dan itibaren farklı festivallerde izleyici karşısına çıkmış, kendi adını taşıyan ilk stüdyo albümünü ise ertesi yıl piyasaya sürmüştü. 2020 tarihli dördüncü albümünde kırk yaşına girmeden hemen önce hayatının o ana kadar olan kısmının bir özetini yapan Mazué, albümün ismini “Paradis” (Cennet) koyarak, yeryüzündeki cennet olarak nitelediği Réunion Adalarına göndermede bulunuyordu. 2022’de, "En İyi Konser" dalında bir de Victoire de la Musique ödülüne layık görülen sanatçının yeni albümü “Famille” ise 28 Şubat’ta aldı müzik marketlerdeki yerini. Söz konusu çalışmada, kişisel hikâyelerle evrensel konuları harmanlayarak aile kavramının farklı yönlerini keşfetmeyi deniyor sanatçı ve bu kavramın, anne-baba ile kardeşlerden oluşan temel ailenin yanında eş ve çocuklarla birlikte insanın kendisi tarafından inşa edilen yeni aile ve arkadaşlarla yakınlardan oluşan seçilmiş aile sayesinde farklı boyutlar kazanabileceğini vurguluyor. Albümde yer alan C’est l’heure adlı parçada geride kalan çocukluk yıllarından bahsediyor Mazué. Cécile Gagnant adlı şarkıda -Renaud’nun ünlü Mistral Gagnant adlı parçasına da ithafta bulunarak- iki erkek çocuk babası bir adam olarak hiçbir zaman sahip olamayacağı kızına sesleniyor. Famille ve Tony Micelli adlı parçalarda da insanın baba olmadan önce bir oğul ve erkek kardeş olduğunu hatırlatarak kendi geçmişine dönüyor.

Fransız rap müziğinin efsanevi ismi MC Solaar, müzik marketleri en son 2017’de, "Géopoétique" adlı albümle ziyaret etmişti. Sanatçı, 2024 boyunca yayınladığı toplamda yirmi bir şarkıdan oluşan üç kısa albümle kendini tüm yaratıcılığını sergilediği bir maratonun içine attı. Bu bir tür meydan okumaydı” diyor MC Solaar bu projesi hakkında. Çıktığı turneler boyunca dinleyicisinin pozitif enerjisinden ilham alan ve bu enerjiyle hem derin anlamlar içeren hem de akılda kalıcı şarkılar yazmayı hedefleyen Claude MC, bu yeni çalışmalarına “göksel parıltılar”, “kozmik patlamalar” ve ”astral baladlar” gibi astronomi kökenli isimler vermiş. Bu kısa albümlerin öne çıkan şarkılarından biri, adını taş-kağıt-makas oyunundan alan ve oldukça yüksek tempolu bir parça olan Pierre-feuille. Söz konusu oyun yaklaşık 2000 yıl önce Çin’de ortaya çıkmış, parça boyunca da MC Solaar; Mao, Macao, Yin Yang ve Tao gibi kelimelerle Uzak Doğu kültürüne göndermelerde bulunuyor. Dikkat çeken bir diğer parça ise Aralık ayında piyasaya çıkan Maître de Cérémonie. Bu şarkıda da yıllar içinde kazandığı sanatsal olgunluğa vurgu yapıyor sanatçı ve “Bu mektubu yazıyorsam nostalji değil bunun nedeni, bugün geri gelen birkaç anı, bana sorsalar hayatta ne yaptığımı, söylerdim onlara acemi bir tören sunucusu olduğumu” diyor. 

Bu yıl "En İyi Çıkış Yapan Kadın Şarkıcı" dalında Victoire de la Musique ödülü kazanan Solann, ilk stüdyo albümünü 24 Ocak’ta piyasaya sürdü. 1999 Paris doğumlu Ermeni asıllı sanatçının tam ismi, Solann Lis-Amboyan. Çocukluk yıllarında gitar, piyano ve ukulele çalmayı öğrenmiş. Eğitimini edebiyat alanında tamamlamasının ardından pandemi sırasında ilk bestelerini sosyal medya aracılığıyla paylaşmış. Yapımcı Chad Boccara’nın, onun TikTok’ta yakın dostu Zaho de Sagazan’la yaptığı bir düete rastlaması ise Solann’ın müzik kariyerinin başlamasını sağlamış ve genç kadın ilk single’larını Boccara’nın sahibi olduğu Faubourg26 etiketiyle yayınlamış. Solann’ın ilham kaynakları arasında Nina Simone, Barbara, Charles Aznavour, Stacey Kent ve Jeff  Buckley gibi isimler yer alıyor. Sanatçının Ocak ayında piyasaya çıkan ilk stüdyo albümü, “Si on sombre ce sera beau” (Yok olsak güzel olurdu) adını taşıyor. Adından anlaşılabileceği üzere biraz karanlık, melankolik ve esrarengiz tonda şarkılarla dolu bir albüm bu. Kimi zaman kişisel acıları kimi zaman da evrensel mücadeleleri konu alan parçalarda bu temalara uygun, son derece güçlü sözcükler kullanmış Solann. Söz konusu şarkılarda da erkek egemen toplumun yol açtığı yaralardan, sosyal adaletsizliklere, anoreksiya gibi ruhsal hastalıklardan romantik ilişkilere, oldukça farklı temaları ele almış. 

Kariyerinde otuzuncu yılı da geride bırakan Thomas Fersen, eski şarkılarını yeni düzenlemelerle kaydettiği "Le choix de la reine" adlı albümü 28 Şubat’ta piyasaya sürdü.  Fransız şanson geleneğinin kendine özgü temsilcilerinden olarak tanınan sanatçı bu albümde SR9 adlı perküsyon üçlüsüyle iş birliği yaparak bestelerine minimalist ama yenilikçi bir dokunuş katmış. Marimba, vibrafon, orkestra çanı ve piyano gibi enstrümanlar, albüme hem masalsı hem de zarif bir atmosfer kazandırırken Fersen’in Les Malheurs du Lion, La Chauve-Souris, Louise ve Les papillons gibi sevilen parçaları, Clément Ducol’un düzenlemeleriyle daha sade bir form kazanmış. Albümün tek orijinal eseri olarak dikkat çeken Blasé ise, ergen bir karakterin tembelliğini ve kayıtsızlığını mizahi bir şekilde işliyor, sonuç olarak da Fersen’in sıcak ve tanıdık vokali, Ducol’ün minimalist düzenlemelerle birleşince on üç şarkıdan oluşan bu "Best of" albümü, dinleyenlere nostaljik ama aynı zamanda yenilenmiş bir deneyim sunmayı başarıyor.

1972 Paris doğumlu Arman Méliès, kariyerine 1992’de Hardcore Pro Rata Temporis grubuyla başlamış, ilk solo albümünü ise 2004 yılında piyasaya sürmüştü. Kendi yayınladığı albümler kadar Alain Bashung, Hubert-Felix Thiéfaine ve Julien Doré gibi meslektaşlarıyla yaptığı çalışmalarla da tanınan Méliès’in yeni albümü "Ambrosia", 7 Mart’ta piyasaya çıktı. Sanatçının 2023 tarihli, synth-pop ağırlıklı parçalardan oluşan bir önceki albümü "Obake", eleştirmenlerden bir hayli övgü almıştı, "Ambrosia" ise daha yalın ve edebi yaklaşımıyla dikkat çekiyor. Méliès’in folk kökenlerine dönüş yaptığı belirtilen bu albüm, akustik gitarların ve şiirsel metinlerinin ön planda olduğu bir çalışma. Sanatçı şarkı sözleri için Emily Dickinson ve Andrée Chedid gibi edebiyat dünyasının önemli isimlerinden ilham almış. Nick Cave’in sakin ama duygusal anlamda yoğun baladları ile Tom Waits’in hoyrat ama samimi anlatımı arasında bir yerde durduğu ifade edilen bu çalışmasında, Timber Timbre’dan tanıdığımız perküsyonist Adam Bradley-Schreiber ve viyolonselist Pauline Denise gibi yetenekli müzisyenler eşlik etmiş Méliès'e.

2020 tarihli ilk albümü "Les Forces Contraires" ile 2022’de En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçı dalında Victoires de la Musique’te ödülü kazanan Terrenoire, "protégé.e" isimli yeni albümünde hem sanatsal hem de duygusal olarak daha geniş bir ufka yelken açmış. Protégé.e, adından da anlaşılacağı gibi “koruma” kavramını merkeze alıyor ancak Terrenoire, bu korumayı duvarlar örerek değil, açıklık ve kapsayıcılıkla tanımlıyor. Grup üyelerinden Raphaël’e göre, albüm “Herkesi düşünen, herkesi içine alan bir koruma” fikrini savunuyor. Yetişkinler, çocuklar, hayvanlar ve doğa arasındaki bağları sorgulayan albüm, bireysel hikâyelerden toplumsal meselelere uzanan bir yelpazede geziniyor. Bu nedenle ikilinin ilk albümünde, babalarının ölümüyle şekillenen içe dönük bir melankoli hakimken, "Protégé.e" daha dışa dönük bir bakış açısı sunuyor. Albümün en dikkat çekici yanı, cesur ve deneysel bir müzikal yaklaşım benimsemesi. Açılış parçası protégé.e tamamen enstrümantal bir eser ve iki dakikalık süresiyle albümün tonunu belirlerken, herhangi bir söz içermese de dinleyiciyi adeta bir yolculuğa hazırlıyor. Paris, la grande ville adlı şarkı, şehir yaşamının çelişkilerini sert ve etkileyici bir şekilde yansıtıyor, Le bon sens ise hareketli ritimleriyle albümün enerjik yüzünü ortaya koyuyor.

1984’te Paris’te dünyaya gelen Zaza Fournier, 2008 tarihli ilk albümüyle bir hayli yankı uyandırmıştı. Söz konusu albüm ülkemizde de büyük beğeniyle karşılanmış ve Fournier, 2014’te İstanbul’da bir de konser vermişti. O günden bu yana sanatçının adını fazla duyma şansımız olmamıştı ancak 15 Şubat’ta, tam on yıllık bir aranın ardından yeni bir albüm yayınladı Fournier. On iki parçadan oluşan "Fièvre humaine" adlı bu çalışması, bir yandan sanatçının karakteristik tarzını yansıtırken, aynı zamanda onun müzikal evrimini de gözler önüne seriyor. Bugüne dek klasik şansonla pop müziği harmanlayan çalışmalarıyla tanınan Fournier, bu kez synth-pop ve elektronik müzik sularında yüzüyor. Albümde, sanatçının piyanist Pierre-François Blanchard ile yaptığı iş birliği dikkat çekiyor. Blanchard, hem bestelerde hem de klavye performanslarında önemli bir rol üstleniyor. Albümün isim parçası Fièvre Humaine, ergenlik coşkusunu kısa ama vurucu bir şekilde işlerken, açılış şarkısı État des Lieux dünyanın bitmeyen kaosuna dair daha karanlık ve içe dönük bir bakış sunuyor.

Şarkıcı / YorumcuParça AdıAlbüm AdıSüre
Tim Dup Laissons entrer le soleil Laissons entrer le soleil 3:07
Pierre Lapointe Toutes tes idoles Dix chansons démodées pour ceux qui ont le cœur abîmé 3:54
Yoa Contre-cœur La Favorite 3:22
Ben Mazué Cette guerre Famille 3:17
MC Solaar Pierre-feuille Triptyque : Lueurs célestes 2:18
MC Solaar Maitre de cérémonie Triptyque : Balade astrale 2:45
Solann Les ogres Si on sombre ce sera beau 2:55
Thomas Fersen Le chat botté Le choix de la reine 3:03
Arman Méliès Requiem pour un Pou Ambrosia 4:23
Terrenoire vivre sobrement protégé.e 3:11
Voyou Syracuse Henri Salvador est un Voyou 2:49
Zaza Fournier Fièvre humaine Fièvre humaine 2:57